Sizi tanıyabilir miyiz?
1983 İstanbul doğumluyum. 2006 yılında burslu okuduğum Sabancı Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra, otomotiv sanayine alüminyum döküm parça tedariği yapan Arpek Arkan Alüminyum Enjeksiyon ve Kalıp Sanayi Ticaret A.Ş. firmasında iş hayatıma başladım. Arpek’de ERP sisteminin kurulması, üretim planlama, depo ve lojistik yönetimi, satış ve müşteri temsilciliği alanlarında, çok keyif alarak ve üretim sektörü için çok değerli kazanımlar edinerek geçirdiğim yaklaşık 4 yıl sonrası, ikinci kuşak temsilcisi olarak Telform Kelepçe ve Yay Sanayi Ticaret A.Ş. bünyesine katıldım. Halen, Operasyonlardan Sorumlu İcra Kurulu Üyesi olarak firmamızın Satış ve Pazarlama, Tedarik Zinciri, Üretim ve Kalite Departmanlarını yönetmekteyim.
Telform’u 2 dönemdir GYK üyesi olarak BEYSAD’da temsil ediyorum. İş hayatı dışında kalan vaktimin çoğunu 6,5 yaşındaki oğlum Kaan ile geçiriyorum.
Firmanız ile yollarınız ne zaman kesişti?
Telform ile yolum öncelikle organik olarak şirketimizin kurucusu olan babam Levent Küçükşener aracılığıyla kesişti. Telform’un kuruluş aşamaları ortaokul yıllarıma denk geliyor. Öncesinde de yine babamın profesyonel olarak aynı sektörde çalışması nedeniyle, küçük yaşlardan itibaren fabrika ortamına aşinayım. 2010 yılında bilfiil Telform’da çalışmaya başlamadan önce de firmamızın gelişmesine ve evrilmesine yakınen şahit oldum.
Firmanıza ve yaptığı çalışmalara ilişkin bilgi verir misiniz?
Telform, 1996 yılında İtalyan bir üretici firma ile Levent Bey’in ortaklığında, öncelikle beyaz eşya ile otomotiv sektörlerine hortum kelepçesi ve yay üretmek amacıyla kuruldu. Kaliteli ürün üretme kabiliyeti ve müşteri talepleriyle hızla büyüyen firma, 1997 yılında Tuzla’daki lokasyonuna taşındı. Aynı yıl Sinan Dülger’in de şirket ortağı olarak firmaya katılımıyla, Telform daha da güçlendi, yatırımlarına ve büyümesine hız verdi. 2001 yılında ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sertifikası alındı. 2009 senesinde ise İsmet Dülger yabancı ortakların hisselerini aldı ve Telform iki aile ortaklığı ile faaliyetlerine hızla devam etti.
Benim de Telform’a katılımım sonrası, 2011 Ocak ayında Gebze Plastikçiler Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alan 7.000m² alana sahip yeni fabrika binamıza taşındık. Tamamen kendi ihtiyaçlarımız doğrultusunda tasarlanmış olan yeni binamızda operasyonlarımızı çok daha verimli ve düzenli bir şekilde yürütme olanağı bulduk.
Kalite odaklı yaklaşımımız ve müşteri memnuniyetini hedefleyen misyonumuzla, yeni lokasyonumuzda aynı yıl ISO/TS 16949:2009 Otomotiv Yönetim Sistemleri Sertifikamızı (IATF 16949:2016) alarak müşterilerimizin ürünlerimize olan güvenini kanıtlamış olduk. 2012 yılında, ürün gamımıza boru kelepçelerini ekleyerek yeni bir sektöre daha adım attık.
2016 yılında bir diğer ikinci kuşak temsilcimiz olarak aramıza katılan Melis Dülger Yılmaz, finans sektöründeki tecrübeleri ve denetçi kimliği ile üretim faaliyetlerimize finansal açıdan bakma konusunda firmamıza yeni kazanımlar getirdi. Melis Hanım’ın da aramıza katılması sonrası, kurumsallaşma konusunda çalışmalarımızı hızlandırdık. Organizasyon yapımızı yeniden şekillendirdik, İcra Kurulu fonksiyonunu oluşturduk ve Yönetim Kurulumuzu profesyonelleştirdik.
2021 yılında 25.yaşımıza girene dek, 30 ülkede 130’dan fazla müşteri lokasyonuna ürünlerimizi teslim ederken, yaptığımız teknolojik yatırımlar ile üretim kapasitemizi arttırmaya, yelpazemize yeni ürünler eklemeye ve kalite sistemimizi sürekli olarak geliştirmeye devam ettik.
Büyük bir gururla kuruluşumuzun 25.yılını kutladıktan hemen sonra, bizleri gururlandıran başka bir gelişme oldu. Hortum kelepçesi ve yay sektöründe Avrupa’nın en çok tercih edilen firmalarından biri olma vizyonu ile kurulan firmamızın, artık sadece çok değerli müşterilerimiz tarafından bilinir olmakla kalmadığı, başarılarımızın, Avrupa'nın en büyük yay üreticilerinden biri olan Lesjöfors AB firmasının da dikkatini çektiğini öğrendik.
Bir seneye yakın süren görüşmeler ve oldukça yoğun bir Due Diligence süreci neticesinde, 2022 Ekim ayında imzalanan anlaşma sonrası, Telform Lesjöfors Grubu’na katıldı. Bu gelişme sonrası aradan geçen yaklaşık 5 aydır da hem olağan iş akışımızı sürdürüyor hem de gruba entegrasyon sürecimizi yönetiyoruz.
Bize biraz Lesjöfors firması ve Telform’un yeni yönetim ve oluşum yapısına ilişkin de bilgi verir misiniz?
Lesjöfors, Avrupa’nın en büyük ve en eski yay ve pres parçası üreticilerinden biri. İsveç merkezli Beijer Alma AB grubuna bağlı olan firma, Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika’da olmak üzere 21 ülkede üretim ve satış faaliyetleri sürdürüyor.
İskandinav coğrafyasının en eski şirketlerinden biri olan Lesjöfors, 1675 yılında kurulmuş ve 1852 yılında yay üretimiyle sanayi sektörüne girmiş. 1985 yılında geçirdiği iflas süreci sonrasında, 1989 yılında Stockholm Menkul Kıymetler Borsası’nda işlem gören Beijer Alma firması Lesjöfors’un hisselerini satın almış.
Dünya üzerinde yaklaşık 1.900 çalışanı olan firmanın, Türkiye’deki ilk yatırımı da Telform.
Yeni firma alımları ile büyümesini sürdüren grup, merkezi olmayan yönetim anlayışı ve benimsediği “Global Heart. Local Mind” sloganıyla, bünyesindeki grup firmalarının organizasyon yapılarını değiştirmeden, lokal firmalarını grubun ivmesi ile güçlendirmeyi ilke edinmiş.
Bu nedenle, Lesjöfors’ün Telform’u alımı sonrası, organizasyonumuzda herhangi bir değişiklik olmadan, mevcut görevlerimize devam etmekteyiz. Sadece, hali hazırda operasyonel görevlerini ikinci kuşağa devretmiş olan hissedarlarımız, hisse devri ile birlikte Yönetim Kurulu Üyeliklerinden de ayrılmış oldular.
Firmanızın organizasyon yapısı hakkında bilgi verir misiniz?
Ben Telform’da Operasyonlardan Sorumlu İcra Kurulu Üyesi olarak, bana bağlı olan Satış ve Pazarlama, Tedarik Zinciri, Üretim ve Kalite Departmanlarına liderlik ediyorum. Melis Hanım da Mali İşler ve İnsan Kaynakları’ndan Sorumlu İcra Kurulu Üyesi olarak Mali işler ve İnsan Kaynakları ve İdari İşler Departmanlarını yönetiyor.
Sorumlu oldukları alanlarda ciddi bir donanıma sahip, yetkin ve özverili bölüm yöneticilerimiz, uzun yıllardır beraber çalıştığımız yay ve kelepçe konusunda tecrübeli ekiplerimiz ve aramıza yeni katılan, beraber yeni başarılar elde etmeyi arzu ettiğimiz arkadaşlarımızla birlikte genişleyen kadromuzla, toplam 140 kişiyiz.
Katıldığımız Lesjöfors Grubunda, Melis Hanım ile birlikte Telform’un Yönetici Direktörleri olarak Merkez Avrupa’dan sorumlu Başkan Yardımcı olan Lars Blidberg’e bağlıyız. Bunun dışında sorumluluk alanımıza giren tüm süreçler için, İsveç’deki genel merkezimizdeki farklı yöneticilerle de sürekli dirsek teması halindeyiz.
Hangi sektörlere hizmet veriyorsunuz?
Bugün Telform olarak, beyaz eşya ağırlıklı olmak üzere, otomotiv, inşaat, elektrik ve elektronik sektörlerinde dünyanın önde gelen üreticilerine ürün üretiyoruz.
İhracat oranlarınızdan ve en çok hangi ülkeye ihracat yaptığınızdan söz eder misiniz?
2022 yılı ihracat oranımız %42 olarak gerçekleşti. Hem Beyaz Eşya hem Otomotiv sektöründe en çok Avrupa’ya, Avrupa’da da en çok Almanya’ya ihracat yapıyoruz. Almanya’yı İspanya ve İtalya takip ediyor. Uzun süredir yürütmekte olduğumuz ve ekip olarak çok emek verdiğimiz bir projenin bu sene seriye geçmesini planlıyoruz. Böylece İngiltere de ihracatımızda ilk sıralara yükselecek. İnşaat sektöründe ise %100 ihracata yönelik çalışıyoruz.
Sizi rakiplerinizden ayıran özellikleriniz nelerdir?
Kuruluşumuzdan beri Arçelik, BSH ve Vestel gibi çok büyük üreticilerle çalışıyoruz. Arçelik’in tüm işletmelerine ürün üretmekle birlikte, BSH firmasının globalde onaylı yan sanayisiyiz. Ana üreticilerle çalışmak, sorumluluk bilinci ve kalite odaklı çalışma prensibini beraberinde getiriyor. Beklentisi yüksek müşteri sizi her zaman daha iyi olmaya, kendini geliştirmeye zorluyor.
Ayrıca, Beyaz Eşya sektörü dışında farklı sektörlere hizmet vermek, farklı disiplinlerde bilgi birikimi, tecrübe ve teknik altyapı sağlıyor. Özellikle 12 yıldır sahip olduğumuz IATF16949 belgesi, bizi rakiplerimizden daha önce yüksek kalite standartlarında çalışmaya alıştırdı. Firmamızda hizmet verdiğimiz tüm sektörler için süreçlerimizi bu standartla yönetiyoruz.
Tüm bunların dışında hem kelepçe hem muhtelif yay üretimi hem de pres parçası üretimiyle, müşterilerimize geniş bir ürün yelpazesi sunuyoruz. Böylece, müşterilerimiz tek lokasyonda birden fazla talebini karşılamış oluyor.
Bu özelliklerimizi kuruluşumuzdan bu yana yıllar içinde kazandık. Şimdiyse, sektörümüzle ilgili engin deneyim ve bilgi birikimine sahip küresel bir grubun parçası olmamızla birlikte, kendimizi rakiplerimizden çok daha farklı bir yerde konumlandırıyoruz. Telform’un Lesjöfors Grubuna katılmasını ilan eden basın bülteninde, Lesjöfors AB’nin Yönetim Kurulu Başkanı Ola Tengroth, “Telform’u bir süredir takip ediyoruz. Lesjöfors Grubu’na çok iyi uyum sağlayacağına inandığımız operasyon ağı ve kültüründen çok etkilendik.” demiş ve bizi geliştirmeye ve büyütmeye devam etmek için birlikte çalışmaya sabırsızlandıklarını eklemişti. Biz de Lesjöfors grup şirketlerimizin tecrübelerini ve üretim kabiliyetlerini de gücümüze katarak, hem onların pazarlarına kendi ürünlerimizi sunarak, hem de onların ürünleriyle müşterilerimize sunduğumuz yelpazeyi genişleterek birlikte faaliyetlerimizi güçlendirerek sürdürmeye ve Telform markasını daha da geliştirmeyi planlıyoruz.
Yeni yatırım ve Ar-Ge’ye yönelik çalışmalarınıza ilişkin bilgi alabilir miyiz?
Uzun yıllar boyunca yatırımlarımıza karar verirken çıkış noktamız, artan müşteri taleplerini karşılamak için kapasite arttırımı ihtiyacı olmuştu. Son yıllarda ise, teknolojimizi iyileştirecek, verimliğimizi arttıracak, otomasyona yönelik yatırımlara da ağırlık verdik. Bu doğrultuda 2015 yılından beri, tasarımı da Ar-Ge ekibimize ait olmak üzere 3 adet makina ürettik. Proseslerimizi daha verimli hale getirecek yatırımlarımızı planlamaya devam ederken, aynı zamanda kalite ölçüm ekipmanlarımızda ve dokümantasyon sistemlerimizde da daha teknolojik uygulamalar yaparak dijitalleşmeye yöneldik. Bu alanda yapmayı planladığımız daha birçok projemiz var. Ekim ayından bu yana, Slovakya’da iki, İsveç’te dört adet grup firmamızı ziyaret etme imkânı bulduk. Bu ziyaretler sırasında edindiğimiz deneyimler ve sonrasında erişebildiğimiz teknik destek hem yatırım planlarımızı şekillendirirken hem de Ar-Ge’ye yönelik çalışmalarımız kapsamında bize yeni ufuklar açıyor. İçinde bulunduğumuz günlerde, hem planladığımız yatırımları kısa sürede gerçekleştirmek hem de yeni yatırımlar planlamak adına Lesjöfors yönetimi ile görüşmelerimizi sürdürüyoruz.
Pandemi ve savaş süreci ile birlikte; 2022 yılı nasıl geçti?
Kurumsal ve bireysel düzeyde ilk defa karşılaştığımız Pandemi dönemi her ne kadar zor bir süreç olsa da finansal sonuçlar anlamında Telform için pozitif bir dönemdi. Evde geçirilen süreyle doğru orantılı olarak artan tüketici talepleri ve tüketicinin yüksek hijyen beklentilerini karşılamak için yeni geliştirilen ürün çeşitleri ile, ağırlıklı olarak beyaz eşya sektörüne yönelik çalışıyor olmamızdan ötürü, bizim de üretim hacmimiz arttı. Hızlı planlama ve aksiyon alabilme gücümüz sayesinde tedarik zincirimizde bir kırılma yaşamadık ve tüm ekibin özverili çalışmaları sayesinde, üretimimize kesintisiz olarak devam ettik. Ancak, pandeminin etkisinin azalmaya başladığı, Rusya-Ukrayna savaşı, hammadde fiyatlarındaki durmayan yükseliş, süregelen çip krizi ve küresel çapta etkili olan enflasyon gibi birden çok olumsuz koşulla karşı karşıya kaldığımız 2022 yılı, sektördeki tüm diğer oyuncular gibi bizim için de zor bir yıl oldu.
2023 yılı için öngörüleriniz ve gördüğünüz risk unsurları nelerdir? Depreme ilişkin özel hazırlıklarınız, önlemleriniz var mı?
2023 yılı için çalışmakta olduğumuz tüm sektörlerde durağan bir yıl öngörüyoruz. Yeni projelerimiz ve maliyet azaltmaya yönelik çalışmalarımızla finansal performansımızı yükseltmeyi hedefliyoruz. Bununla birlikte, pandemi sürecinde artmış olan navlun fiyatlarının tekrar düşüşe geçmesi ile, dünyanın en büyük çelik üreticisi de olan Çin’deki üreticilerin uluslararası ihracat pazarlarında rekabet güçlerini tekrar kazanmaya başladıklarını görüyoruz. Çinli üreticilerle rekabetin yanında, 2023 yılında enerji krizi, döviz kuru riski ve yüksek enflasyon unsurları ile mücadele etmeye devam edeceğiz.
6 Şubat tarihinde, 10 ilimizde büyük yıkıma ve mevcut resmi kayıtlara göre Türkiye Cumhuriyeti tarihinde en fazla can kaybına neden olan iki büyük deprem yaşadık. Yaşanılan felaketin acısı ve etkisi çok büyük. Bu yastan çıkmak hiç kolay olmayacak. Hayatta yaşanan tüm zorluklarda olduğu gibi, unutmamak ve ders çıkarmak zorundayız. Öncelikle bölgedeki yaraların sarılması, acil ihtiyaçların giderilmesi, bu esnada çocuklar ve eğitimin ön planda tutulmasının elzem olduğunu düşünüyorum. Başlıca iki büyük fay hattı üzerinde yer alan ülkemizde, depremle yaşamayı öğrenmek ve bu doğrultuda önlemleri almak adına topyekûn bir seferberlik başlatılması gerekiyor. Biz de Acil Önlem Planlarımızı sürekli güncel tutarak, risk bazlı senaryolarımızı çalışarak firmamızda kendi adımıza gerekli önlemlerimizi alıyoruz.
BEYSAD’a ilişkin görüşleriniz, BEYSAD’dan beklentileriniz nelerdir?
Aynı sektörde yer alan firmaların bir araya gelerek oluşturduğu sinerjinin ve BEYSAD bünyesinde ortak yürütülen projelerin, öncelikle firmaların ama en nihayetinde tüm sektörün gelişimine büyük katkısı olduğuna inanıyorum. Ana sanayi temsilcileri ve bizim gibi ana sanayiye ürün tedariği yapan firmaları bir araya getiren faaliyetler, gündemi yakalayan ve üyeleri sürekli bilgilendiren bültenler ve BEYSAD dergisi sayesinde sektörümüzü ilgilendiren gelişmelerden haberdar olabiliyoruz. Ayrıca, diğer derneklerle sürekli iletişim ve etkileşim halinde olunması, hazırlanan Strateji Belgesi ve Sanayi 4.0 Yetkinlik Merkezi ile BEYSAD’ın profesyonelce yönetilen bir sektörel dernek olduğunu düşünüyor ve kuruluşumuzdan bu yana üyesi olduğumuz derneğimizin başarılarının devamını diliyorum.