Özgür Yılmaz Vestel Beyaz Eşya Satınalma Genel Müdür Yardımcısı ile söyleşi
Aralık 2020

2020 yılını pandemi süreci ve genel olarak sektör ve dolayısıyla şirketiniz açısından değerlendirir misiniz?
2020 yılı hem iş hem de sosyal hayattaki değişimler anlamında akıllardan çıkmayacak bir yıl oldu. Yılın başlarında Çin kaynaklı yaşanan arz şoku üstüne, küçülen ekonomiler üzerinden gelen talep şoku, sorunsuz denen ve alışılagelmiş metotlar ile yürütülen tedarik zincirlerinin ve şirketlerin adaptasyon kabiliyetlerinin sınırlarını ortaya koydu. Normalleşme dönemine girişle birlikte açılan pazarlarla yaşanan ani talep artışı ve bu dönemde dünya genelinde artış gösteren vaka sayıları da yönetilmesi gereken başka bir konu olarak şirketlerin karşısına çıktı.

Sektörümüz de pek çok sektör gibi bu ani değişen belirsizlik ortamında faaliyetlerine devam etti. Tam bir belirsizlik, karmaşıklık ve değişkenlik içeren bu dönem Vestel Beyaz Eşya’nın tüm organizasyon ve birimlerinin sahip olduğu esneklik, adaptasyon gücü ve çeviklik ile başarılı bir şekilde yönetilmiştir. Bu dönemde sürekli yaptığımız süreç inovasyonları ile karşılaştığımız ya da karşılaşılması muhtemel problemlere kalıcı çözümler geliştirilmiş ve bu yeni uygulamalara hızlı geçişler yapılarak aslında problem olan durumlar daha güçlü bir tedarik altyapısının oluşturulması için fırsata dönüştürülmüştür.

2021’e ilişkin değişen müşteri talepleri, pazar hacim gelişimi, üretim ve yatırım planlarına ilişkin öngörüleriniz nelerdir?
“2020’den sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” sözünü çok duyuyoruz. Ancak değişmeyecek şeyler de var. Örneğin son kullanıcının yüksek teknolojili ürünlere daha ucuza ulaşma talebi devam edecek. Bu anlamda rekabet keskinleşecek. Evde kalmanın bir sonucu olan internet üzerinden yapılan alışverişler alışkanlık olarak devam edecek, müşteriler pek çok konuda artık hizmetleri evine isteyecek. Dışarı çıkıp alışveriş yapmak zorunluluktan ziyade daha çok alışveriş keyfi ile ilgili bir konu olacak. Son kullanıcının ürünün satın alınması ve kullanılması sürecindeki tüm adımlarda konfor beklentisi artarak devam edecek.

Şirketler üretimde nitelikli iş gücünün önemini vaka tespitleri ve izolasyon dönemlerinde daha fazla anladı. İşgücü değişkenliklerinin önüne geçmek için otomasyon projeleri artırılsa da kurulu kapasitenin tutumlu kullanılması her zamankinden daha önemli olacak. Üretimde yalınlık ve esneklik daha fazla önem kazanacak. Süreçlerin bir bölümünün (en önemli kabul edilenlerin) esnek ve çevik olmasının aslında önemli olmadığı, tüm süreçlerin birleşik kabiliyetlerinin önemli olduğu pek çok şirket tarafından görüldü. Baştan sona tüm süreçlerin özellikleri incelenmeli ve hesaplanmalı. Biz de bu noktada iş ortaklarımızın süreçleri dahil olmak üzere tasarım, tedarik ve üretim süreçlerimizin tümünü bir bütün olarak ele almanın ve geliştirmenin faydasını, yaşadığımız pandemi sürecinde görme imkanı bulduk.

Pazar hacminin geliştiğini görüyoruz. Vestel Beyaz Eşya son kullanıcıya yenilikçi teknolojileri, günlük hayatı kolaylaştıran yüksek kalitedeki ürünleri erişilebilir şekilde sunuyor ve pazardan daha fazla büyüyor. Bunun sonucu olarak yeni yatırım planları üzerindeki çalışmalarımız devam ediyor.

Orta vadede firmanız ve sektörünüz açısından üretim ve tedarik süreçlerinde, pazar ve talep yapılarında nasıl bir değişim yaşanmasını bekliyorsunuz?  Orta vadede kritik önemde gördüğünüz teknolojiler ve ürünler nelerdir? 
Pandemi sürecinin yarattığı etkiler sonrası bölgesel tedarik ve yerlileşme, önemi artan bir stratejidir. Dünya’da Beyaz Eşya sektörünün üretiminin %54’ünü yapan Çin’in beyaz eşya alanındaki üretim ağı güçlüdür ancak Çin’de üretimi olan firmaların “Çin+bir” stratejisi ile Çin ve beraberinde en az bir ülkede daha üretim tesisinin olması üzerinde çalışmaları ağırlık kazandı. Burada doğru lokasyon seçimleri daha uzun vadeli iyi sonuçların ortaya çıkmasını sağlayacaktır.

Endüstri 4.0 uygulamalarında öncü pozisyondaki Vestel Beyaz Eşya akıllı fabrikalar-akıllı ürünler stratejisiyle çalışarak üretimde verimli, çevik ve esnek yapısını sürekli olarak geliştirmektedir. Üretimde akıllı teknolojilerin kullanımı daha önemli olacak. Son kullanıcının hayatını kolaylaştıran ürünler arasında hijyen sağlayan ürünler daha fazla yer alacak.

Vestel Beyaz Eşya olarak, geliştirdiğimiz teknolojilerle tüketicilerin hayatını kolaylaştırmaya devam ediyoruz. Geliştirdiğimiz gün ışığı teknolojisi ile gıdada, bulaşıkta ve çamaşırda ekstra hijyen ve uzun ömür vadediyoruz. Gün ışığı teknolojisine sahip Vestel bulaşık ve çamaşır makineleri, daha az kimyasal kullanarak daha fazla hijyenik ve güvenli ortamlar yaratmak isteyen bireylerin kullanımına tam da bu ihtiyacın büyük önem taşıdığı pandemi döneminde sunuldu. Bu da Vestel Beyaz Eşya’nın tüketici talep ve ihtiyaçları ekseninde şekillenen Ar-Ge anlayışı ve yenilikçi vizyonunun önemli bir sonucu.

Türkiye’nin küresel değer zincirindeki yeri açısından Türkiye’nin ve sektörümüzün avantajları/dezavantajları nelerdir? 
Türkiye bulunduğu coğrafi lokasyon anlamında eşsiz bir konuma sahip. Özellikle pandemi döneminin etkisi sonrası tedarik zincirinin bölgeselleşmesi stratejilerinde çok avantajlı bir pozisyonda. Yüksek nitelikli ve çalışkan işgücü, üretim tesislerinin teknolojik altyapısı belirgin avantajlar sağlamakta. Türkiye, Dünya Beyaz Eşya üretiminde ikinci pozisyonda. Bu özellikleriyle sektörümüz için cazibeli bir konumdayız. Hammadde temininde dışa bağımlılığın azaltılması, stratejik malzemelerin Türkiye’de üretilebilir olması, gelişim için ortak stratejilerin belirlenmesi ve etkin teşviklerle tüm bu avantajlarımızdan daha fazla faydalanmak mümkün olacaktır.

Fırsatları değerlendirme ve risklere karşı önlem alma konusunda ülke, sektör ve şirketler bazında neler yapılması gerekmektedir?
Türkiye pek çok krizden güçlü bir şekilde çıkmayı başarmış, kendine has risk yönetim yapısıyla bulunduğu bölgedeki en önemli aktör olarak konumlanmıştır. Ülkemizde hemen her sektörün teşvik ihtiyacı mevcut. Bu paketlerin sürdürülebilirliği ve ani değişen koşullar karşısında daha esnek bir yapıya kavuşturulması önem arz etmektedir. Burada sektör temsilcilerine de önemli görevler düşmektedir. Sektör oyuncuları arasında bilgi transferinin sağlanması, hızlı refleks kabiliyeti kazanımı için ortak çalışmaların artırılması gereklidir.

Tedarikçilerinizden bu değişimlere uyum sağlama konusunda beklentileriniz nedir?
Yaşadığımız süreç adaptasyon gücünün ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu. Tedarik zincirlerinin en ince ayrıntısına kadar incelenmesi ve risklerin ortaya konması, bu riskler üzerinde çalışmalar yapılması, üretimde endüstri 4.0 uygulamalarının artırılması, süreçlerin bir bütün olarak ele alınarak risk değerlendirmelerinin yapılması önemlidir. Yenilikçi üretim teknolojilerinin uygulanması, Ar-Ge’ye daha fazla önem verilmesi gerekiyor. Ezberlerin bozulması, yeniliklerin uygulanmasında hesaplanmış ama cesur adımların atılması gereken bir dönemdeyiz.

BEYSAD'a bu süreçte düşen görevler ve faaliyet önerileriniz neler olabilir?
BEYSAD, beyaz eşya sektörünün gelişimi ve ülkemizdeki beyaz eşya üretim altyapısının küresel anlamda daha etkili bir konumda olması için çalışmalarını yıllardır başarıyla sürdürmekte. Sektöre hizmet veren firmaların tekil/ortak risk değerlendirmeleri ve bu risklere karşı çözümlerin geliştirilmesi konusunda çalıştaylar yapılmasının fayda yaratabileceğini söylemek mümkündür. Stratejik komponent ve malzemelerin üretilmesi için konsorsiyum çalışmaları etkili olacaktır.

BEYSAD’a beyaz eşya sektörünün gelişmesi için yaptığı çalışmalardan dolayı teşekkür ediyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyoruz.

Üye Girişi