Indesit Company Mali İşler Müdürü Mustafa Değirmenci TEB Tedarikçi Finansmanı Sistemini Anlatıyor...
Tedarikçi Finansmanı Sistemi, tedarikçi firmaların vadeli alacaklarının temliki karşılığında faturaların erken ödenmesini sağlayan ve tedarikçinin işletme sermayesi ihtiyacını karşılayarak alıcı firmaya uzun vadeli, kesintisiz tedarik imkanı getiren bir finansman modeli. Yani tedarikçi, ilgili kurumlairtibata geçerek, şirkete bir anlamda garanti verip, piyasa şartlarının altında faiz oranı ile finansman sağlanmasını temin ediyor. Kurum, tedarikçiye anında piyasa şartlarının altında finansman gönderiyor. Böylece firmanın nakit akışı bozulmuyor, tedarikçi şirket de üretimini devam ettiriyor. Yani bu sistemde herkes kazanıyor. Sistem kazan-kazan prensibi üzerine kurulu…
Bu sayımızda TEB ile yaptığı işbirliği doğrultusunda tedarikçileri için bu modeli kullanarak finansman olanağı yaratan Avrupa beyaz eşya pazarının devlerinden Indesit Company Beyaz Eşya Pazarlama A.Ş. firmasının Finans ve Mali İşler Direktörü Sayın Mustafa Değirmenci ile bir röportaj yaptık ve kendisine Tedarikçi Finansmanı Sistemi ile ilgili merak edilen birçok soru yönelttik.
1973 Çanakkale doğumlu olan Mustafa Değirmenci, lisans eğitimini Bilkent Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nde tamamladıktan sonra Marmara Üniversitesinde MBA derecesi aldı. 2001 – 2007 yılları arasında Indesit Company İsviçre’de İhracat Pazarları Mali Kontrolörü, 3 yılı aşkın süredir ise Indesit Company Türkiye Finans ve Mali İşler Direktörü olarak çalışan Değirmenci, evli ve bir çocuk babası. Sayın Mustafa Değirmenci‘ye değerli katkıları için çok teşekkür ediyoruz.
Indesıt Company yıllık 3 milyar Euro global cirosuyla Avrupa beyaz eşya pazarının 2. büyük firması, Türkiye’ deki 1.5 milyon adet üretim kapasiteli buzdolabı fabrikasıyla birlikte dünyada toplam 17 adet fabrikasında üretim yapıyor.
Tedarikçi Finansmanı Sistemi’ni kullanmadan önce tedarikçilerinizle çalışma yönteminiz nasıldı?
Tedarikçi Finansmanı Sistem’inde önce ihtiyacı olan tedarikçilerimiz, fatura temliği yöntemiyle factoring işlemi yapıyorlardı. Indesit Company olarak temlik işlemine çok sıcak bakmıyor olsak da tedarikçilerimizin finansman sıkıntısına girmesini istemediğimiz için kabul ediyorduk.
Sizi Tedarikçi Finansmanı gibi bir çözümü aramaya yönelten nedenler nelerdir?
Büyüme çok önemli bir faktör. Indesit Company‘nin Türkiye’deki üretimi son 3 yılda yüzde 30-40 oranında arttı. Büyüklük arttıkça ihtiyaçlar da buna bağlı olarak değişiyor. Dolayısıyla biz Tedarikçi Finansmanı’nın bir ihtiyaç olduğunu fark ettik. Çünkü tedarikçilerimizden bu yönde talepler artmaya başladı. Çıkış noktasının biz değil tedarikçilerimiz olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Firma politikalarımız gereği fatura temliği vermeyi istemiyoruz. Farklı ödeme vadesi olan tedarikçilere ödeme günlerinde doğru vadelerde ödeme yapabilmek için sistemde çok fazla manuel işlem yapmak durumunda kalıyorduk. Temlik işlemlerinin operasyonel takibi, bankalarla ve tedarikçiyle yazışmalar, evrakların dosyalanması gibi birçok rutin işlerin takibi bir çalışanımın nerdeyse yarım gününü alıyordu. Muhasebe ve ödeme sistemimizin de buna göre ayarlanması gerekiyordu ki bu da maliyetli ve güç bir işti. Özellikle ekonomik krizin etkilerinin hissedildiği 2008 yılının sonlarında, tedarikçilerimizin factoring işlem maliyetleri çok yükselmişti. Tüm bu olumsuz koşulları dikkate alarak tedarikçilerimiz için alternatif bir finansman modeli arayışına girdik.
Indesit Company faaliyet gösterdiği diğer ülkelerde de Tedarikçi Finansmanı Sistemi benzeri bir model kullanıyor mu?
Henüz 2 ay önce global olarak bu yönde proje çalışmaları başlatıldı. Bu anlamda Indesit Company Türkiye bir ilk oldu.
Tedarikçi Finansmanı Sistemi’ni kullanmaya başlamadan önce, kriz nedeniyle tedarik sorunları yaşıyormuydunuz? TFS’nin bu konuda bir etkisi oldu mu?
Tedarikçi Finansmanı Sistemi’ni kullanmaya başlamadan önce kriz nedeniyle tedarik sorunu yaşamadık. Ancak yurtiçi tedarikçilerimiz üzerinde global krizin psikolojik etkileri olduğunu gözlemledik. Tedarikçi Finansmanı Sistemi’nin, tedarikçilerimize, zaten kullanmak zorunda oldukları ekstra finansmanın daha kolay ve düşük maliyetle sağlanmasının bir aracı olduğunu düşünüyorum.
“ Tedarikçi Finansmanı Sistemi’nin mevcut durum itibariyle en görünen faydası tedarikçilerimizle olan ilişkilerimizi güçlendirmesi olmuştur”
Tedarikçi Finansmanı’nın firmanıza ne gibi avantajlar sağladığını görüyor/ sağlayacağını umuyorsunuz?
Biz bu projeyi krizin etkilerinin en çok hissedildiği bir zamanda, tedarikçilerimizin ihtiyaçlarını tek tek dinleyerek başladık. Mevcut durum itibariyle bence en görünen faydası tedarikçilerimizle olan ilişkilerimizi güçlendirmesi olmuştur. Operasyonel anlamda şirketimize büyük faydalar sağladığını da görüyorum. Sağladığı operasyonel yararı bizzat ölçtüm. Geçmişte bir personelimin yarım gününü alan bu işlemlerin Tedarikçi Finansmanı Sistemi’nin getirdiği olanaklar sayesinde çok azaldığını ve iş gücünden büyük tasarruf sağladığımızı gördüm.
“ Tedarikçilerimizden çok olumlu geri bildirimler alıyoruz.”
Ekonomik açıdan baktığımızda, projenin Indesit Company‘ye kaçınılmaz ancak orta vadede fayda sağlayacağını düşünüyorum. Biz bu konuda erken beklentiler içine girmeyi doğru bulmuyoruz. Bizim için tedarikçilerimizin ikna olması, fayda görmesi, projenin oturması çok daha önemli. Aksi durumda hiç istemeyeceğimiz bir şekilde kısa ömürlü olabilir.
Biz aynı stratejiyi Doğrudan Borçlandırma Sistemi’nde takip ettik. Bayilerimize prim teşviği sağladık, bayilerimizi DSB’ye dahil eden satıcılarımıza primler verdik, piyasada olmayan araçları kullandık, zamana yaydık ve esas faydasını şimdi görüyoruz. Aynı durum Tedarikçi Finansmanı için de geçerli olacak.
Tedarikçilerinizden nasıl geri bildirimler geliyor, sistemden memnunlar mı?
İlk başta biraz tereddütlüydüler ve itirazları da oldu. Bu da elbetteki anlaşılabilir bir durum çünkü alıştıkları iş yapış biçimlerini değiştirmek istedik. Tedarikçilerimizi ikna etmek, onlara sistemin yararlarını anlatmak için çok çaba gösterdik. Ben bizzat bu konuyu açıklamak ve ikna etmek üzere tedarikçilerimizle 2 toplantı düzenledim. Şirketimizin satın alma fonksiyonu da projeyi çok destekledi ve şu an bu projeden en büyük faydayı satın alma departmanımız görüyor. Sabah 8-10 arası tedarikçilerimizin çeşitli taleplerini yanıtlarken, şu an Tedarikçi Finansmanı Sistemi sayesinde gelen bu telefonların tamamen kesildiğini söylüyorlar. Bu, bizim için çok önemli bir sonuç.
Tedarikçilerimiz de faydasını gördükçe projeye ikna oldu. Ben biraz da şöyle düşünüyorum: Tedarikçiler, maliyetini ölçemedikleri bu operasyonu işlerinin bir parçası olarak görüyorlardı. İşletmelerini ayakta tutabilmek için her zaman factoring yapmak zorunda olduğunu, maliyetine katlanmaları gerektiğini, başka bir alternatiflerinin olmadığını düşünüyorlardı. Tedarikçi Finansmanı Sistemi’nin gelmesiyle birlikte bunları sorgulamaya başladılar.
“Indesit Company – TEB işbirliğiyle ortaya çıkan Tedarikçi Finansmanı Sistemi diğer firmalara örnek model olmak üzere.”
Organizasyonlarını değiştirenler oldu. Şu an çok memnunlar, çok olumlu geri bildirimler alıyoruz. Şu anda Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde Indesit Company-TEB işbirliğiyle ortaya çıkan Tedarikçi Finansmanı Sistemi diğer firmalara örnek model olmak üzere.
Tedarikçi Finansmanı Sistemi ile tedarikçilerinize sağladığınız finansal avantajı ölçümleyebildiniz mi?
Tedarikçi Finansmanı Sistemi’nin tedarikçilerimize kesinlikle ciddi finansal avantaj sağladığını düşünüyorum. Kredi faizlerinin tavan yaptığı dönemlerde, yüksek maliyeti ödemeye razı olan ama kredi bulamayan birçok işletme sıkıntı yaşarken, Tedarikçi Finansmanı Sistemi’ni kullanan tedarikçilerimiz düşük maliyetli ve kolay kredi bulabildiler. Finansal avantajların rakamsal olarak ölçümü için daha erken olduğunu, 2010 yılı sonunda bakılması gerektiğini düşünüyorum.
Tedarikçilerinize sağladığınız finansal avantajın size dönüşü nasıl oldu?
Direkt ve indirekt olarak önemli faydalar sağladığını söyleyebilirim. Biz bu sistemin sadece vadeleri uzatmak ya da alım fiyatlarımızı düşürmek için kullanmıyoruz. Tedarikçimize ve bize sağladığı faydalara bir bütün olarak bakmak istiyoruz, kazan-kazan mantığıyla hareket ediyoruz.
Tedarikçi Finansmanı Sistemi’ni kullanarak rakiplerinize göre bir avantaj sağladığınızı düşünüyor musunuz?
Indesit Company, Manisa Organize Sanayi Bölgesi’ndeki soğutucu fabrikasıyla ülkemizin beyaz eşya sektörü ihracatına çok büyük katkılar sağlıyor. Dolayısıyla hem dünya hem de Türkiye ölçeğinde sektöre hizmet veren tedarikçiler için çok önemli bir müşteriyiz. Birçok tedarikçimizden yurtdışındaki diğer fabrikalarımız için de alım yapıyoruz, dolayısıyla Türkiye’de sağladığımız avantajları yurtdışına taşıyoruz. Bunun kesinlikle bize rakiplerimize göre bir avantaj sağladığına inanıyorum çünkü Indesit’in global gücünü yerel küçük ölçekli tedarikçi firmalarımız için kullanıyoruz.