Bize kendinizden söz eder misiniz?
Lisans eğitimimi İstanbul Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nde tamamladım. 2003 yılında Koç Holding’de göreve başladım ve Holding bünyesinde Denetim, İnsan Kaynakları ve Proje Geliştirme alanlarında görev aldım. 2014 yılından bu yana ise Koç Holding İnsan Kaynakları Direktörlüğü görevini yürütüyorum.
İş hayatımla paralel olarak pek çok eğitim programına katıldım. Koç Üniversitesi’nde Executive MBA, Columbia Business School ve London Business School’dan Global Executive MBA derecelerim bulunuyor. Günümüz iş hayatında eğitimin sürekli olması gerektiğini düşünüyorum. Genç çalışma arkadaşlarıma da her zaman eğitim hayatının içinde olmanın öneminden bahsediyorum. Bilgileri güncellemek ve “yeniden öğrenmek” günümüz çalışma hayatının olmazsa olmazı.
Bu yıl iki görev üstlendim; Nisan 2019 tarihinden bu yana MESS Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Mayıs 2019 tarihinden itibaren ise TİSK Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerini yürütüyorum. Şahsi olarak bu denli büyük iki görevi üstlenmenin gururunu yaşıyorum. Ülkemiz için yapacak çok işimiz var, bu görevler vesilesiyle ülkemiz faydasına çalışacak olmanın heyecanını yaşıyorum.
Bu görevlerime ek olarak MESS Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanlığı, TİSK’i temsilen İŞKUR Yönetim Kurulu Üyeliği, Koç Holding Emekli ve Yardım Sandığı Vakfı ile Koç Topluluğu Spor Kulübü’nde Yönetim Kurulu Başkanlığı, Otokoç Otomotiv Ticaret ve Sanayi A.Ş. Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini de yürütüyorum.
İş hayatım dışında ise ilgilendiğim birçok alan var, bunlardan biri de spor. Spora özel bir ilgim var. Çalışma arkadaşlarımız, aileleri ve toplumun her kesiminde spor faaliyetlerinin yaygınlaştırılmasını çok önemsiyorum. Bunun yanısıra gastronomi, farklı lezzetler, yerler keşfetmek, denizde vakit geçirmek de ilgi alanlarım arasında.
MESS kimdir? Kimlerden oluşur? Yönetim şemasına ilişkin bilgi verebilir misiniz? Kuruluş amacı nedir?
Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) 1959 yılında ülkemizin ilk işveren sendikası olarak kuruldu. Sadece bu yanıyla bile ülke sanayisi için çok önemli bir kurum. Bugün ise üyeleriyle birlikte Türkiye ekonomisinin lokomotifi konumunda. Bunu her zaman gururla söylüyorum. Bunda tabii kurucularımızın çok büyük payı ve emeği var. Kurucularımızın liderliğinde MESS, çalışma hayatı, sürdürülebilir refah ve ülke ekonomisi için çok büyük işlere imza attı.
Sendikamız, 216 üyemiz ile birlikte 186 bine yakın istihdam sağlayan bir topluluğu temsil ediyor. Sanayimiz ve ülkemizin büyümesine katkı sunmak için çalışıyoruz. MESS olarak biz her işimizi ülkemizin, üyelerimizin, sanayimizin ve insanlarımızın en iyiye layık olduğuna inanarak yapıyoruz. Ülkemizi ve sanayimizi ileriye taşımanın da daha çok çalışmak ve üretmek olduğunu biliyoruz. Ekonomik kalkınmayı, hiçbir zaman sosyal kalkınmadan bağımsız görmüyoruz. Bu inançla sendikamız, üyelerimizin çalışanlarına uzun vadeli refah ve sosyal güvence sağlanmasında önemli görevler üstleniyor. Bu görevimizi, 60 yıldır en iyi şekilde yürütüyoruz.
Faaliyetlerine ve üyelerine ilişkin kısa bir bilgilendirme alabilir miyiz?
Aralarında Derneğinizin kıymetli üyeleri de olan ve Türkiye’nin pek çok farklı bölgesinde önemli yatırımlara sahip üyelerimiz, ülkemize üretim, istihdam ve ihracat alanlarında önemli katkılar sunuyor. Bugün metal sanayisindeki istihdamın yüzde 12’sini üyelerimiz sağlıyor; bu oran 186 bine yakın çalışana denk geliyor. Ülkemizde imalat sanayi ihracatının ise yüzde 39’u üyelerimiz tarafından gerçekleştiriliyor. MESS üyelerinin yüzde 32’si Türkiye’nin en büyük 1000 ihracatçısının içerisinde yer alıyor. Türkiye metal sanayisi toplam satışlarının yarısından fazlasını üyelerimiz gerçekleştiriyor. Türkiye imalat sanayisinde toplam cironun yüzde 25’i üyelerimizden geliyor. Bu veriler, üyelerimizin ülke ekonomimize, istihdama, toplumsal ve ekonomik olarak sürdürülebilir refahımıza yaptıkları katkıların önemli bir göstergesi. MESS olarak biz de üyelerimizin bu gücünü korumak ve ileri taşımak için çalışıyoruz. Ulusal ve uluslararası düzeyde istihdam, yatırımlar ve çalışma barışı için uygun ortam sağlanmasına hizmet eden faaliyetlerde bulunuyoruz. Bu doğrultuda ortak akıl oluşturulmasına öncülük ediyoruz. Toplu iş görümleri süreçleri yürüterek çalışma barışının korunması sorumluluğumuzu yerine getiriyoruz.
Ülkemizin istikrarla gelişmesinin en önemli faktörlerinden birinin işgücü niteliğinin artırılması olduğuna inanıyoruz. Teknoloji alanında dünya tarihinin en hızlı dönüşümüne tanık olduğumuz bir dönemdeyiz. Teknolojiyle birlikte çalışma hayatı ve iş yapış şekilleri de değişiyor. Sadece işletmelerin değil, çalışanların da bu hızlı değişime adapte olmaları gerekiyor. Çünkü artık sadece işletmeler değil, çalıştığımız takımlar ve çalışma arkadaşlarımız da küreselleşiyor. Tüm çalışanların, inovasyona dayalı bu yeni kültürü içselleştirmesi gerekiyor. Bu değişime ayak uydurmak da ancak nitelikli işgücünün artmasıyla mümkün.
Her zaman değişim ve gelişimin gücüne inanıyoruz. Öğrenmenin sürekliliği çok önemli. Fark yaratmak için, çalışanların da sürekli yeni şeyler öğrenmeleri, merak etmeleri ve heyecan duymaları gerekiyor. Çalışanların niteliklerini yükseltip, somut başarıya dönüştürmeleri için sürekli eğitimin bir çalışma kültürü olması gerekiyor. Bu nedenle, değişen iş koşullarına üye çalışanlarımızın adaptasyonunu sağlamak için pek çok alanda eğitimler gerçekleştiriyoruz.
MESS üyesi işyerlerinde çalışanların meslek liselerinde okuyan çocuklarının eğitimlerine katkıda bulunmak amacıyla burs veriyoruz. 2015-2016 öğretim yılında başlattığımız MESS Mesleki Eğitim burs programımız kapsamında bu eğitim yılı döneminde 5000 öğrenci bulunuyor. Önümüzdeki dönemde de gençleri odağımıza almaya onlara yatırım yapmaya devam edeceğiz. Mesleki eğitimin niteliğinin artması çok büyük bir sorumluluk, daha yapacak çok şey var. Dijital dönüşüm yaşayan dünyanın ihtiyaç duyduğu mesleki eğitimde de rekabetin gerisinde kalmamak için üstümüze düşeni yapacağız.
Geçtiğimiz yıl MESS Tamamlayıcı Sağlık Sigortası’nı hayata geçirdik. MESS Tamamlayıcı Sağlık Sigortası ile hem çalışanlarımız hem de aileleri, anlaşmalı özel hastanelerde diledikleri an hizmet alabiliyor. MESS TSS’nin bu yıl ikinci dönemi. Şu anda yaklaşık 130 bin çalışan, 15 bin bağımlı olmak üzere toplam 145 bine yakın kişi bu sigortadan faydalanıyor.
Çalışma hayatındaki gelişmeler doğrultusunda üyelerimizin ihtiyaçlarıda değişiyor, farklılaşıyor. Bu değişimi gözeterek sürekli ve açık iletişim içinde olacağımız yeni platformlar geliştirmeye devam edeceğiz. Üyelerimizin ihtiyaçlarına yanıt verecek yenilikçi proje ve çözümler üreteceğiz.
MESS Teknoloji Merkezi bu projelerin başında geliyor. ‘Sanayinin Dijital Dönüşümü’ vizyonuyla başlattığımız proje, teknolojideki son gelişmelerle işgücünü buluşturarak, insan kaynağını bu paralelde dönüştürmeyi hedefliyor. Ülkemizin rekabet gücüne katkı sağlayacak böylesi stratejik bir projeyi başlatmanın heyecanını yaşıyoruz.
MESS’e bağlı şubeler var mı?
İstanbul’daki Merkez Ofisimizin yanı sıra, Ankara, Bursa ve İzmir Bölge Temsilciliklerimiz bulunuyor. Üyelerimizin yaygın olarak bulunduğu bölgelerde onlara yakın mesafede olup, dirsek temasını sürdürmeyi önemsiyoruz. Farklı bölgelerde temsilciliklerimizin olması üye çalışanlarımıza yönelik yürüttüğümüz proje ve çalışmalar için de oldukça önemli.
MESS’e üyelik kabul şartları nelerdir?
Metal işkolunda faaliyette bulunan işyerlerinin “gerçek” veya “tüzel kişi” olan işverenleri üye olabilir. Üyelik, Yönetim Kurulu’nun kabulü ile kazanılıyor. 216 üyemiz arasında küçük, orta ve büyük ölçekli şirketler bulunuyor ve çalışan sayısına bakmaksızın, her üyemiz Genel Kurul’da eşit oy ve söz hakkına sahip oluyor. Her üyemiz, eşit bir şekilde MESS faaliyetlerinden yararlanıyor.
Bu görev şapkanızla birlikte MESS olarak ülke adına nasıl sorumluluklarınız olduğunu düşünüyorsunuz?
Kuruluşumuzdan bu yana sadece tek bir toplumsal grubun değil, ülke faydasının gözetilmesi gerektiği düşüncesini savunduk. Ülke faydası için sosyal diyaloğu geliştirerek birlik ve beraberlik duygusu içerisinde hareket ediyoruz. Bizim için vazgeçilmez olan ülkemizde üretimin devam etmesi. Çünkü ancak, ülkemizde fabrikalar üretime devam ederse ve sürdürülebilir iş barışı sağlanırsa, ülkemiz ve insanımız kazanır. Çalışma barışının devamını sağlamak için üzerimize düşün tüm sorumlulukları yerine getiriyoruz. Sanayimizin ve insanlarımızın daha yüksek seviyede refaha ulaşmaları için ülkemizin küresel rekabette gücünü ortaya koyması gerekiyor. Türkiye’nin rekabet gücünü artırmak elbette her seviyede, her konuda çalışmak gerekli. MESS olarak biz de ülkemizin rekabet gücünü koruyarak daha da ileri taşımayı amaçlıyoruz. Çalışma barışını korumak bu nedenle çok önemli. İşletmelerin birlikte iş yapabilme alışkanlıklarının güçlü olması, hiç şüphe yok ki rekabet gücümüzü artırıyor.
Ülkemizin rekabet gücünü artırmak için işletmelerin de modern yönetim sistemlerini, hızlı bir şekilde uygulamaya alması gerekiyor. Gelişen teknolojilerin Türkiye’de özel sektörde uygulamaya geçirilmesi, şirketlerimize rekabet yarışında avantaj sağlayacaktır. MESS olarak, bu ihtiyaca cevap vermek için çalışmalarımızı başlattık. Sanayinin dijital dönüşümü için başlattığımız atılımın, ülkemizin rekabet gücüne katkı sağlayacağına inanıyoruz.
MESS yeni dönem planlarınız nelerdir?
Dünyanın geldiği noktada, küresel rekabette öne geçmek için ülke olarak önümüzde önemli fırsatlar var. Tüm ülkeler, teknoloji, dijitalleşme ve eğitime daha çok yatırım yapıyor. Bu dönemde bilgiyi üreten, sürekli yenilenen, teknolojiyi geliştiren ülkeler ve işletmeler, küresel rekabetin kazananı olacak.
Yeni dönemde bu dönüşümü, odağımıza alıyoruz. Biliyoruz ki bu dönüşüme bağlı olarak üyelerimizin ihtiyaçları da değişiyor ve farklılaşıyor. Bu bakış açısıyla üyelerimizin ihtiyaçlarına yanıt verecek yenilikçi proje ve çözümler üretmeyi önceliklendiriyoruz.
MESS olarak önümüzdeki dönemde ülkemizi küresel rekabette hak ettiği noktaya çıkarmak için dijital dönüşüm konusunda işletmelerimize rehberlik edeceğiz. Bilgiyi üretebilecek, teknolojiyi kullanabilecek yetkinlikte insan kaynağına olan ihtiyacı karşılamak hedefimiz olacak. ‘MESS Teknoloji Merkezi’ projesinin metal sanayisi için dönüm noktası olmasını amaçlıyoruz.
Bunun haricine, doğrudan çalışma arkadaşlarımıza dokunacak bazı özel proje ve faydalar üzerinde çalışmalara başladık. Üyelerimizin de katkı ve desteği ile proje grupları oluşturuyoruz.
MESS Teknoloji Merkezi hakkında bilgi verir misiniz?
MESS Teknoloji Merkezi’nin kuruluşunun arkasındaki itici güç, teknoloji alanında yaşanan hızlı gelişim ve bu teknolojilerin üretim süreçlerine uygulanması için ihtiyaç duyulan nitelikli insan kaynağı oldu. Projeyi, üyelerimizi dijital dönüşüm sürecinde yetkinlik ve iş gücü anlamında destekleyeceğimiz ve onları daha donanımlı hale getireceğimiz bir platform ya da başka bir söylemle ekosistem olarak düşünebiliriz. MESS Teknoloji Merkezi ile üye işletmelerin ve çalışanlarının yeni üretim sistemleri ve çalışma şekillerinin ortaya koyduğu yetkinlikleri kazanması için gerekli olan eğitimleri sunacağız. Bilgiyi üreten, teknolojiyi kullanan insan kaynağına sahip olmayı amaçlıyoruz. Çağın gerektirdiği üretim mekanizmalarının gelişmesi ve uygulanması için dünyaca ünlü kurumlarla işbirlikleri yaparak rehberlik görevi üstleneceğiz. Bu iş birlikleri sayesinde üyelerimizin üretim sahalarının sanayideki dönüşüm kapsamında yeterliliği de araştırılacak ve takip edilecek. Oluşturduğumuz ekosistemden tüm üyelerimizin faydalanmasını sağlayacağız.
MESS Teknoloji Merkezi’nin metal sanayi için dönüm noktası olacak bir proje olduğunu söyleyebilirim. Sanayideki dönüşüme liderlik etmeye hazırlanıyoruz. 2020 ortasıitibariyle aktif hale gelecek merkezimizin, mimari tasarım süreci devam ediyor. Bir taraftan satın alımlarımızı yaparken diğer taraftan işbirliği yapacağımız uluslararası kurumlarla görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Bu platform bünyesinde yürüteceğimiz faaliyetler çok yakın zamanda hayata geçecek.
Birlikte nasıl bir sinerji oluşturabiliriz; sizler için ne yapabiliriz?
Metal sanayisinin ekonomimiz için önemini biliyoruz; sanayimiz ne kadar güçlü olursa Türkiye’nin rekabet gücü o kadar artıyor. Üyelerimiz bizim için çok önemli. Ülke ekonomisinin bel kemiği olan, yatırımlarıyla ülkemizin kalkınmasında ve gelişmesinde büyük rol oynayan üyelerimiz ve ülkemiz için fayda sağlayacak, onları bir adım öteye taşıyacak her türlü projenin hayata geçirilmesi için işbirliği ve ortak çalışmaya açık olduğumuzu belirtmek isterim. Bu iş birliğini ne kadar artırırsak, ülkemizin gelişmesine o kadar katkıda bulunabileceğimizin farkındayız.
Üyelerimizin etkileşim içerisinde birlikte hareket ettiği, birbirinden öğrendiği ve birbirine destek olduğu güçlü bir iş birliği sürecini yürütüyoruz. Bu güçlü yanımızı, sağladığımız faydayı artırmak ve çarpan etkisini çoğaltmak için farklı iş birlikleri ve ortaklıklar kurarak geliştiriyoruz. Bu açıdan hem metal sanayisinden hem de farklı alanlardan etkileşim içinde bulunduğumuz çeşitli dernekler, kuruluşlar, işçi ve işveren sendikaları da belirleyici öneme ve etkilere sahipler.
Beyaz eşya yan sanayi üreticilerinin bir araya geldiği ve ortak üyelerimizin olduğu BEYSAD da paydaşlarımız arasında önemli bir yere sahip. Metal işkolunda önemli bir sektörü temsil eden BEYSAD ile yapacağımız iş birliklerinin, kurumlar olarak ayrı ayrı sağladığımız faydayı artıracağına inanıyorum. Önümüzde, birbirimizden öğrenebileceğimiz ve destek olacağımız önemli bir süreç bulunuyor. Sizlerle yapacağımız iş birliğinin, sanayimize yeni yaklaşımlar kazandıracağına, sanayimizin sorunlarını çözmek yolunda da her birimize güç kazandıracağına eminim. MESS Teknoloji Merkezi’nde yapabileceğimiz iş birliklerinin ise sanayimizin ihtiyaç duyduğu nitelikli işgücünün karşılanması için önemli bir kilometre taşı olacağına inanıyoruz.
Biliyoruz ki ortak bir amaca sahip kuruluşlar, güçlü bir dayanışma oluştururlarsa hedefe daha kolay ve daha çabuk ulaşırlar.
Sorularınız için teşekkür ediyor ve çalışmalarınızda başarılar diliyorum.