Mesleki İş Gezilerimiz kapsamında Festo‘yu ziyaret ettik
9 Kasım 2016

BEYSAD çalışmaları kapsamında kendi üyelerimizin fabrikalarını ziyaret ederek karşılıklı işbirliğini geliştirmek ve üyelerimiz arası iş fırsatlarının da değerlendirilmesine yardımcı olabilmek amacıyla düzenlediğimiz “Mesleki İş Gezileri”nin bir yenisini daha sizlere sunmaktan mutluluk duyarız.
 
Bu kapsamda, 09 Kasım 2016 Çarşamba günü Festo San. ve Tic. A.Ş. Tuzla Tesisleri’ne bir gezi düzenledik. Özellikle Sanayi 4.0 farkındalığının ve çalışmalarının artmakta olduğu bu dönemde bizler de BEYSAD olarak üyelerimize bu konuda daha fazla bilgilendirme yapmak arzusundayız. Hatırlanacağı üzere geçtiğimiz aylarda Sanayi 4.0 konusunda oldukça yol katetmiş olan üyemiz Festo’nun, Almanya’daki Fabrikalarını gezme-görme fırsatı yaratmıştık. Bu kez de Türkiye organizasyonunun bizlere önemli tecrübeler kazandırdığını düşünüyoruz.

 
Moderatörlüğünü Festo Türkiye Elektronik ve Beyaz Eşya Sektör Müdürü Sayın Tolga Aydın’ın yaptığı programın ilk konuşmacısı Festo A.Ş. Genel MüdürüSayın Osman Türüdü‘ydü. Sunumunu Endüstri 4.0‘e ayıran Osman Bey alışılageldik sunumlardan çok farklı olarak veri ve analizlere dayalı bir perpektif sundu bizlere. Konuşmasının öne çıkan bölümleri şunlardı:

“Endüstri 4.0, yüksek teknoloji stratejisine yönelik başlatılmış bir projedir ve 4. Endüstri Devrimi’ni tanımlamaktadır. Amacı, artan ürün çeşitliliğine adapte olabilme yeteneğine sahip, esnek, kaynakları verimli kullanan, müşterileri ve iş partnerlerini entegre eden “akıllı fabrikalar” oluşturmaktır. Bunun için ileri teknoloji, haberleşme ve akıllı sistemler kullanılır. Tüm bileşenlerin internet ve bulut üzerinden bir ağ ile birbirlerine bağlanması öngörülür. Endüstri 4.0 ile özellikle üretim yeniden şekillendirilmek istenmektedir. Akıllı, dijital fabrikalar söz konusudur. İçinde bulunduğumuz Endüstri 3.0’daki merkezi endüstriyel kontrolden merkezsiz zekaya doğru gerçekleşmek üzere olan değişimin işaretlerini görüyoruz. Kendi kendine karar verebilen bir yapay zeka söz konusudur. Festo, üretimdeki bu değişimi farklı açılardan değerlendirmekte ve bu alanlarda yeni çözümler ve teknolojiler geliştirmek için  hem iş hem de bilim dünyasından farklı partnerlerle işbirliği yapmaktadır.

Geleceğin üretim sektörünün özellikleri nasıl olacak? Tüm üretim tesisleri birbirine dijital olarak bağlanacak; üretim kontrolü daha akıllı ve esnek hale gelecek ; tak-üret özelliğine sahip komponentler, arızalı üretim ünitelerinin değiştirilmesini ve özel ünitelerin yeni ürünler için yeniden kullanımını kolaylaştıracak; tek bir üretim hattından, müşteriye özel sayısız olasılıkta ürün üretilecek; insan ve teknoloji, giderek artan bir seviyede işbirliği yapacak.

Gelecek 20-30 yılda dünya ekonomisine dijitalleşmenin katkısının 15 Trilyon $’dan daha fazla olacağı; dijitalleşme ile Almanya’nın üretim maliyetlerinin %5-8 aralığında düşerek 10 yıl içinde 90-150 Milyar aralığında kazanç sağlayacağı; Almanya’da yine önümüzdeki 10 yıl içinde Endüstri 4.0 kapsamlı 250 Milyar € yatırım yapılacağı öngörülüyor. Bu gerçekleştiğinde Almanya, Türkiye’ye göre geride olan rekabetçilikte tekrar öne geçecek.

Festo için E4.0 disiplinler arası bir gelecek projesidir. Otomasyon piramidi, evrimsel bir şekilde değişecek ve yüksek kontrol seviyeleri aşağıya doğru inerek en ufak parçalar bile kontrol emirlerini yerine getirebilecek yeteneğe gelecektir.“

Sayın Türüdü konuşmasının ikinci bölümünde ise, BEYSAD olarak bizleri de geçtiğimiz Haziran ayında mükemmel bir şekilde ağırladıkları, Festo’nun Almanya‘da %100 E4.0 felsefesiyle kurulan ve sene başında üretime geçen Scharnhausen’deki fabrikasına değindi.

“İleri otomasyonu simgeleyen ve yalın üretim temelleri göz önünde tutularak planlanan Festo Scharnhausen TeknolojTesisi“Lean & Green Yönetim Ödülü 2016”nin özel ödül kategorisini kazandı.Bir dizi endüstri segmentini kapsayan ödül, üretim operasyonlarında süreç çözümlerini, yalın yönetim, enerji ve çevresel yönetim açısından değerlendiriyor. Lean & Green (bunun anlamı, sürdürülebilir ve çevre bilincine sahip üretim süreçleri demektir) bu tesisteki stratejimizin önem verdiğimiz bir parçasıdır. Üretim atölyesinin ve bina teknolojisinin tüm alanlarında hem üretimde hem de üretim operasyonlarında uygun prensipler uygulamaya alınmıştır. Bu gereksinimler, en başta yer alan planlama fazında merkezi olarak yürürlüğe konmuş, yeni tesisin inşası sırasında uygulanmış ve her kararın sınandığı önemli test kriteri kılınmıştır.

Yalın ve kaynak tasarrufu yapan süreçlerle işe başlayan bugünün şirketleri, dijital iletişim ağı olanaklarını, örneğin üretim verilerini enerji tüketimiyle karşılaştırmak için kullanıyor ve bu tüketimi önemli ölçüde azaltıyorlar. Teknoloji tesisimiz burada, tam da bu tür bir iletişim ağı yürürlüğe koyan, enerji şeffaflığı sistemiyle puan topladı.

Fabrikadaki bütün süreçler sürekli gözden geçirilerek, olası dar boğazlar ortadan kaldırılıyor ve optimize ediliyor. Bu sayede daha akıcı ve yalın bir üretim elde ediliyor. Daha önce 32 km’lik bir alana dağılmış olan üretim noktaları, en kısa yol hesabı ve optimizasyon göz önünde tutularak artık sadece 120 m içerisinde yer alabilmektedir.

Her bir üretim noktasında enerji, basınç ve hava tüketimi sürekli olarak izlenerek enerji optimizasyonu sağlanıyor; kameralar ve lazer sensörler sayesinde üretilen her parça anında kalite kontrolünden geçiyor; Barkod ve RFID çipler sayesinde üretimden montaja ve müşteriye teslim edilen ürüne kadar her aşama takip ediliyor ve tüm test sonuçları kayıt altında tutularak kalite güvencesi sağlanıyor.

Çalışanların biyoritminin gün içerisindeki değişimine uyum sağlayacak ışık sistemi yerleştirilmiştir. Doğal güneş ışığına benzer aydınlatma gün içerisinde parlak beyazlardan sıcak ve loş ışığa doğru geçiş yapar. Geniş pencereler ve cam tavanlar sayesinde gün ışığından en yüksek şekilde faydalanılıyor. Molalar için mola odaları, kahve noktaları, kafeteryalar var. Her katta bulunan atrium’lar toplantılar ve iletişim noktası olarak kullanılıyor. Ayrıca, güzel havalarda da çatıda yer alan teraslar kullanılıyor. Çalışma ortamının her bileşeni doğru bir şekilde oluşturulduğunda, insanların sağlığı ve verimliliği uzun vadede iyileştirilebiliyor. Yaratıcılık odaları, çalışanların köşelerine çekilip çalışabilecekleri ortamalar sağlamak için oluşturulmuştur.

Eğitim ve bilgi, Festo firma kültürünün önemli bir parçasıdır. Bu fabrikanın planlama aşamasında, didaktik bölümünden yardım alınarak «Learning Factory» konsepti oluşturulmuştur.

İşyerinde eğitim: Pilot eğitim şemaları, ürün eğitim kursları ve süreç yetkinlikleri çalışma günü içerisinde her an mümkündür ve Learning Factory’nin tesisin hemen içerisinde yer alması sayesinde çalışma günü içerisinde erişilmesini mümkün kılmaktadır. Talaşlı imalatlar, montaj, süreçlerin yanı sıra PC öğrenme istasyonlarını içeren medya merkezi yer almaktadır. Elektrik, basınçlı hava, network bağlantıları her yerde hazırdır ve deney cihazları kolaylıkla bağlanabilir. Öğrenme istasyonları optimal öğrenme için orijinal ürünler ve yazılım içerir. Enerji için farkındalık dersleri örneklerle veririlir. Enerji, güvenlik, kalite, ürün hassasiyeti, fabrika standartları ve mola alanlarını içereren bir oryantasyon programı her 14 günde bir tekrarlanır. Eğitim Kataloğunda şu ana kadar 90 tane tanımlanmış eğitim vardır.”

Sayın Türüdü’den sonra sözü alan Festo A.Ş. Satış Müdürü Sayın Tolga Kutlu ise Festo’nun gerek global gerek Türkiye ‘deki yapılanmasını çarpıcı rakamlar eşliğinde aktardı. Her yıl 100 yeni patent, dünya çapında 17.800 çalışan, 33.000 katalog ürünü, 300.000 müşteri, dünya genelinde 176 ülkede (61 ülkede, Türkiye gibi, kendi sermayesiyle bağımsız bir şirket olarak) bulunması, 11 farklı ülkede üretim yapması, yıllık yaklaşık 2.8 milyar € olan cirosunun %9’u gibi bir kısmını AR-GE yatırımına ayırması gibi çarpıcı rakamlar...

“Festo, endüstriyel otomasyonun hemen her alanında ürettiği ürün ve sunduğu çözümlerle belki de otomasyon dünyasında “tek” olma özelliğindedir. Tutma, pnömatik veya elektrik tahriğiyle hareket, kontrol sistemleri, algılama tekniği, müşteriye özel çözümler sunma gibi çok geniş bir spectrum’da faaliyet gösterdiği gibi, proses otomasyonunda da zengin bir ürün portföyüne sahiptir.

Müşterilerimizin Festo’yu tercih etmesindeki en önemli nedenler güvenilirlik, verimlilik, basit çözümler, uzmanlıktır.Festo’nun 1925 ylından beri aile firması geleneğinden gelen bir firma kültürü vardır ve bu kültür dünyanın her yerinde, her pozisyondaki Festo çalışanına yansımaktadır. Bunlara ‘değerlerimiz’ diyoruz. Adeta Festo çalışanlarının DNA’sına dönüşmüş olan bu değerler; isteklilik, kararlılık, vizyonerlik,güvenilirlik ve birbirimize değer vermedir.”

Daha sonra Festo Türkiye Müşteri Çözümleri Müdürü Sayın Fikret K. Akyüz sunumunu yaptı. Sunumunda Festo’nun handling uygulamalarıyla nasıl hızlı otomasyon sistemleri yapılabileceği ve enerji verimliliği gibi çok önemli konulara değindi. İşletmeler için günümüzde en büyük gider unsurlarından biri olan havanın nasıl verimli ve kaliteli kullanılacağı; hava kaçaklarının nasıl tespit edilip giderileceği; enerjinin anlık ve sürekli olarak nasıl izleneceği gibi konularda çok değerli bilgiler verdi.

Son olarak sözü Festo A.Ş. Didaktik Genel Müdürü Sayın Alpay Özkan aldı.

“Festo dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de sadece bir teknoloji firması değil aynı zamanda çok prestijli bir eğitim kurumu. Didaktik Bölümü globalde 1965 yılında, ülkemizde ise 1989‘da kuruldu ve geçmişten günümüze, 5 kıtada, onbinlerce insanı endüstrinin her alanında eğitti. Ama artık dünya yeni bir çağın eşiğinde. Eğitim hiç olmadığı kadar önem kazanıyor. Endüstri 4.0 devrimi yüksek teknolojiyi ve beraberinde bu teknolojileri kullanabilecek, yeni üretim felsefesine uyum sağlayacak yetişmiş insanları istiyor.

Endüstri 3.0 için de yeteri ölçüde fabrikalarımız uyumlu mu? Departmanlar arası iletişimimizde verimsizlikler var mı? Çalışanlarımızın iş tanımlarına göre bilgisi, tecrübesi ve işlerine karşı tutumları yeterli mi? Enerjiyi verimli kullanabiliyor muyuz? %70’miz pnömatikte enerji verimliliğini hala sadece hava kaçakları olarak algılıyor. Çalışanlarımızın büyük bölümü elektrik, pnömatik, hidrolik şeması okuyamıyor. Çalışanlarımızın büyük bölümü tecrübesini deneme yanılma üzerine kuruyor. Çoğu işyerimiz kullandığı enerjiyi verimli kullanıp kullanmadığını bile bilmiyor.

İşte eğitim ve danışmanlık hizmetlerimiz müşterilerimizin I4.0 ihtiyaçlarına hızlı bir şekilde adapte olmasına ve verimliliğin arttırılmasına yardımcı oluyor. Bu bağlamda Endüstri 4.0 Uyumlu İlk Eğitim Laboratuvarı: CP (Cyber Physical) Fabrika benzersiz öğrenme olanakları sunuyor…”

Konuşmalardan sonra BEYSAD Başkan Vekili Sayın Erdoğan Kalay bir  teşekkür konuşması yaparak Festo A.Ş. Genel Müdürü Sayın Osman Türüdü‘ye plaketini sundu. Osman Bey de Mevlana Salonu’nda gerçekleştirilen organizasyonun anısına çok hoş bir Mevlana figürü hediye etti.

Daha sonra şirket turu yapıldı ve kokteylle birlikte bu hoş organizasyonun sonuna geldik... Festo Ailesi’ne ve katılımcı üyelerimize teşekkür ederiz.

Üye Girişi