2010 yılında Eskişehir yerleşkesine taşındıktan sonra yatırımlarına hız veren Gençler Kablo, o yıl içerisinde yatırımını tamamladığı otomatik fişli kablo üretim hattına 2013 yılında kablo hatlarını, enerji sarfiyatı düşük, otokontrol sistemli, hızlı hatlar ile değiştirerek devam etti. Üretim kapasitesini her yatırımı ile arttıran firma aynı zamanda laboratuvar ekipmanlarını da genişleterek Rohs gibi kritik testlerin bünyesinde yapılabilmesini sağlayan nitelikli cihazların yatırımını tamamladı ve laboratuvarını TURKAK’dan akredite etmek için başvurularını sağladı. 2015 yılındaki fişli kablo hat yatırımı yanı sıra kullanılan kablo karton koli ambalaj malzemelerinin %95 oranında ortadan kalkmasını sağlayan konipak makine yatırımı ile sürdürülebilir gelecek hedefini hayata geçirdi. Yapılan tüm yatırımların enerji tasarruflu ve kapalı devre sistem ile 0 atık mantığında, doğaya saygılı komponent ve bileşenler içermesi hedefinde tasarlayıp yürütmekte.

Temmuz 2019’da tamamlanan yatırımı ile mevcut fişli kablo üretim kapasitesini 1.6M adet/aydan 2.6M adet aya çıkaran firma kablo ile beraber fişli kablo konusunda da Türkiye’den ağırlıkla Avrupa’ya gerçekleştirdiği küresel tedarik ağını, tüm kıtalara yayabilecek boyuta ulaşmış oldu. Firma 2020 için genişlemeye payı bulunan mevcut arazisinde yeni bir fabrika binası inşaatı ile fişli kablo makine yatırımları için hazırlıklarını sürdürmekte…

Bu yıl 40. yılını kutlayan Gençler Kablo, Beyaz Eşya sektöründe de 30. Yılını kutlamakta…

Gençler Kablo Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Arden Çakır’ın görüşleri doğrultusunda sadece makine ve otomasyon değil, insan ve değer konusunda da yatırımlar paralelde yürütülmekte. Kendisinin bu süreç ile verdiği bilgiler aşağıdaki gibidir.

“Gençler Kablo’nun gelişimini kısaca özetlemek isterim. Firmamızın temelleri tam 40 yıl önce, 1979 yılında Sayın Faruk Çakır tarafından atıldı. Firma, iç pazardaki kablo ihtiyacını karşılamak üzere NYAF, TTR, Antigron ve Coaxiel kablo gibi birçok kablo tipi üretimi ile hizmet sunmaktaydı. 

1990’lı yıllarda Beyaz Eşya sektörünün yerel tedarikçi talebinin artışı ile bu alanda bir açık doğdu. Gençler Kablo da bu alanda yatırımlarını planlayarak Beyaz Eşya Sektörü tedarikçisi olarak uzmanlaşmaya başladı. Daha sonraları firma, 2000’li yılların başlarında yaptığı yatırımlarla Fişli Kablo üretimine başladı ve ürün yelpazesine fişli kabloyu da ekleyerek sektörde söz sahibi olan bir konuma geldi. Bu yatırımlar sonucunda firma, 2010 yılında İstanbul’daki üretim tesisini Eskişehir Organize Sanayi Bölgesine taşıdı. Şu an Eskişehir’de üretimimize devam etmekteyiz.

Bu yıl ise, önümüzdeki 10 yıllık üretim sürecimizi etkileyecek bir projeye imza attık. Manuel üretim süreçlerimizi azaltarak firmamıza bir otomasyon altyapısı daha kazandırdık. Fişli Kablo tesisimizin aylık üretim kapasitesi olan 1.6 milyon adetten, firma bünyesine kattığımız yeni otomatik fişli kablo üretim hatlarıyla (Curti-Line) 2.6 milyon adet kapasiteye ulaşmıştır. Hem üretim kalitemizi arttıracak hem de pazarın büyüyen taleplerini karşılamamızı sağlayacak bu yatırımın ilk kısmı kuruldu ve çalışmaya başladı.
 
Otomasyonun ve Sanayi 4.0’ın önemini biliyoruz; bu doğrultuda yaptığımız makine yatırımları Fişli Kablo üretim kapasitemizi %62 oranında artıracak; üretim kalitemizi ise standardize edecek. Şahsi görüşümce, bir firma öncelikle insan kaynağına yatırım yapmalı; aksi takdirde yatırımını yapacağınız makine, bir karmaşık mühendislik ürünü olmaktan öteye gidemez. Dolayısıyla önce doğru insan kaynağını istihdam etmelisiniz; ardından bünyenize katacağınız her bir endüstriyel ürün; fabrikanızın organik bir parçası olarak yaşamını sürdürür.

“İşleyen demir paslanmaz” sözünü burada kullanmak isterim. Bir üretim tesisinin makine yatırımını bir metal konstrüksiyon olarak ele alalım. Bu konstrüksiyonun ayakta kalabilmesi için önemli 3 sabit değer var: Doğru istihdam- verimli makine- hedef pazar. Biz bu yatırımı yaparken bu 3 sabit değeri ele alarak, en verimli formülü kurmayı hedefledik. Firma vizyonumuz çerçevesinde diliyoruz ki, yeni Curti hatlarımız sayesinde hem yerel pazarda hem de dış pazarda ülke standartlarımızı yükselterek ürünlerimize katma değer katacağız.

Bu bağlamda değerli BEYSAD okuyucularına sevgi ve saygılarımı sunarım.”