BEYSAD, Strateji Belgesi ile ilgili ilk çıktıları üyeleri ile paylaştı…
BEYSAD Yönetimi, Beyaz Eşya Yan Sanayii Strateji Belgesi çalışmalarına ilişkin olarak 13 Aralık 2011 Salı günü projede ne aşamaya gelindiğini, bundan sonraki süreçte nelerin planlandığını üyelerine aktarmak ve görüşlerine başvurmak için Marriott Hotel Asia Lapis Salonu’nda bir toplantı düzenledi. Toplantıda, davetli üyelere ek olarak, Yönetim Kurulu üyeleri ve bu çalışmayı birlikte yürütmekte olduğumuz TRİA Danışmanlık ve URAK’dan (Uluslararası Rekabet Araştırmaları Kurumu) yetkililerin oluşturduğu yaklaşık 60 kişi yer aldı.
BEYSAD, Beyaz Eşya Yan Sanayii Strateji Belgesi çalışmalarını Mart ayından beri büyük bir titizlikle sürdürmektedir. İlk aşamada konunun finans sorunları çözülmüş ve KOSGEB’den konuya ilişkin teşvik alınmıştır. Ardından 4 büyük ana sanayi, Arçelik, B/S/H, Indesit Company ve Vestel yetkilileri ziyaret edilerek, çalışma hakkında bilgilendirme yapılmış ve böyle bir çalışmada birlikte nasıl hareket edilebileceği konuşulmuştur. Ana Sanayilerimizin de Strateji Belgesi çalışması ile ilgili finansmana katkıları konusunda anlaşmalar sağlanmıştır. Yapılan İş Yemeği toplantıları ile de zaman zaman ana sanayiler, zaman zaman üyeler, zaman zaman da TOBB Dayanıklı Tüketim Malları Sektör Meclisi yetkilileri bilgilendirilerek konu daha da olgunlaştırılmış ve bilgi akışı sağlanmıştır.
Bir yandan bu odak grup toplantıları sürerken, diğer taraftan ana sanayi yetkilileri ve üyelerimiz arasından seçilen kişiler ile derinlemesine mülakatlar sürdürülmüştür. Tüm bu bilgiler ışığında 13 kişiden oluşan bir Strateji Belgesi Bilgi Paylaşım ve Destek Grubu oluşturulmuştur. Bu grupta ana sanayilerden, Yönetim Kurulundan, üyelerimizden temsilcilerin yanında, bu belgenin hazırlanmasında BEYSAD’a destek veren TRİA ve URAK’ın da yetkilileri yer almaktadır. Destek Grubu ayda bir kez muhakkak biraraya gelmekte ve yeni bilgileri paylaşarak çıktıları oluşturmayı sürdürmektedirler.
Tüm bu gelişmeler ve bu çalışmaların sonrasında oluşturulan ara çıktıların üyelerle paylaşıldığı 13 Aralık toplantısı, BEYSAD Yönetim Kurulu Başkanı M. Bahadır Balkır’ın açılış konuşması ile başladı. Balkır, yukarıda özetle aktarılan aşamalara ilişkin üyelerine bilgi verdi ve herkese katılımlarından ve desteklerinden dolayı teşekkür ederek sözü TRİA Danışmanlık’dan Melih Yurdagül’e bıraktı. Yurdagül, verilecek bilgilerin henüz “TASLAK” aşamasında olduğunun altını çizerek bir sunum gerçekleştirdi. Sunumu aşağıdaki başlıklardan oluşuyordu.
Tasarım ve metod:
- Hedef kitle
- BEYSAD üyesi şirketlerin kurucuları/ patronları/ genel müdürleri
- Veri toplama
- Yüz-yüze derinlemesine görüşme
- Örnekleme
- Liste Örneklemesi
- Örnek büyüklüğü
- 13 görüşme
- Zamanlama
- Tasarım ve ön hazırlık: Ağustos 2011
- Alan çalışması: 13 Eylül – 19 Ekim
- Deşifre: Ekim sonu
SB’den Beklentiler:
- İşbirliği arayışı ve Ana Sanayiden destek arama!
- Ana ve yardımcı sanayilerin bir araya gelerek çıkacak sonuçları dikkate almalılar. Gerek yasal düzenlemeler, gerekse büyük firmaların yan sanayiye karşı tavır ve davranışları Strateji Belgesine göre olursa Türkiye çok uzun yıllar, örneğin on - yirmi sene daha üretim üssünün odağı halinde olmaya devam eder ve Avrupalı üreticilerden çok daha hızlı kalkınmaya ve istihdama açık bir hale gelir.
- Ana sanayi ile yan sanayiyi bir araya getirmeli, yan sanayiye destek olmalı.
- Bu strateji belgesinde, ana sanayilerin yan sanayileri nasıl geliştireceğine veya daha çok koruyacağına dair bilgiler olmalı.
- Ana sanayiler yan sanayilerin sıkıntılarını ortadan kaldırarak iş birliğini nasıl arttırabilirler? Ana sanayiye bunu anlatabilecek bir stratejisi olması lazım.
- Mevcut durumu saptamalı!
- Zayıf yanlar, güçlü yanlar! Sektörün içinde bulunduğu mevcut durumun fotoğrafı çok iyi çekilmeli. Mevcut durum ne kadar net ortaya konulursa ileriye yönelik adımlar o kadar doğru atılır.
- Strateji belgesini yapma ihtiyacımız; nerede olduğumuzun ve fırsat ve tehditlerin belirlenmesi için var.
- Yol gösterici olmalı!
- Bize yol gösterecek bir kılavuz niteliğinde olmalı lazım.
- Strateji belgesi şu olacak; Türkiye on yıl sonra nerede olacağını ve beyaz eşyanın nasıl konumlanacağının tablosunu çizecek ki,yan sanayiler kendilerini bu tablonun içerisinde bir yerde bulabilsinler.
- Bize rakip olan ülkelerdeki konjonktürün gelişmesine,örneğin Çin ve Hindistan nereye gidiyor, Polonya nereye gidiyor diye bakılırken yine bize potansiyel bir pazar olan Avrupa’da ve özellikle Amerikada yan sanayiler için ne gibi fırsatlar var olduğu ortaya konmalı.
- Belirsizlikleri(teşvikleri, ÖTV, enerji fiyatlarındaki ani değişiklikler) azaltmasını bekliyoruz.
- Teşvikleri açıklamalı, kurgulamalı!
- Türkiyedeki ana sanayiler yerli yan sanayi oranlarını ne kadar arttırırlarsa vergi oranlarının da o kadar düşürülmesi için Ankara’ya baskı yapabilmeli.
- Bir durum tespiti yapıp, çıkacak olan sonuçları çok iyi irdeleyip teşvik mekanizmasını tekrar kurgulamalı; her şeyi teşvik ediyoruz diye yola çıkmamalı.
- Yatırım ortamı yan sanayi için nasıl olacak? Teşvikler ve maliyetlerin gelişimi ne olacak?
2023 500 milyar dolar ihracat hedefine, yardımcı sanayii üyelerinin çoğu olumlu yaklaşıyor.
- Çalışılırsa olabilir!
- Eğer çalışılırsa çabalanırsa desteklenirse gerçekçi bir hedef olduğunu düşünüyorum.
- İlk defa Türkiye’de bu kadar planlı programlı yatırım politikaları yapılıyor. Ben bunu takdir ediyorum.
- Kolay olduğunu düşünmüyorum çok uzun planlama gerekecek. Aynı yönde hareket etmek gerekecek.
- Gerçekçi olur ama bunun gerçekçi olabilmesi için rekabet ortamını şeffaflaştırmak, kayıt dışı ekonomiyi kontrol altında tutmak, yatırımlara teşvik vermek lazım.
- Olabilir tabii ama işte burada doğru stratejiler belirlenmeli, yatırım yapılacak alanlar çok doğru seçilmeli.
- İthal edilen kısmını da hesaba katmalı!
- Katma değeri fazla olan ürünler Türkiye’de üretiliyor olmalı. Hedefi cari açığı kapatmaya ne kadar katkısı olacak diye değiştirmek lazım.
- Gerçekçi değil!
- Türkiye’nin bu üretim mentalitesi ile zor olur.
- Hiç gerçekçi bulmuyorum. İhracat yaparken verilen ithalat açığı ve enerji - yatırım giderleri de hesaplanmalı.
- İhracatımız 500 milyar olduğu zaman bizim ithalatımız 750 milyar dolara çıkacak. 250 milyar dolarlık ithalat açığını zaten Türkiye bu gücüyle karşılamaz ve batar. Onun için inşallah olmaz diyorum.
Şirket hedeflerinde üç başlık öne çıkıyor.
- Yumurtaları aynı sepete koymamak!
- Yumurta sepet hikayesi bizim olmazsa olmaz işlerimizden bir tanesi.
- Türkiye’de her türlü krize hazırlıklı olmak için tek bir fabrikaya, tek bir ürüne, tek bir firmaya, tek bir ülkeye, tek bir bölgeye bağlı iş yapmamak lazım.
- Çalıştığımız 3 firmanın en büyük payı kırklarda. Bunu yirmi, yirmibeşlere çekmemiz gerekiyor. Portföyümüze müşteri eklememiz gerekiyor. Böylece ana sanayilerden herhangi birinde bir olumsuzluk olması halinde bizim çok çok az etkilenmemiz gerekiyor.
- Hedeflerimizden bir diğeri de farklı alanlara girebilmek, farklı müşterilere, farklı endüstrilere girebilmek …
- Daha fazla ihracat yapmak!
- Daha yaygın olan ülkelere ihracat yapmaya çalışıyoruz. Bu sene Rusya’ya ve Hindistan’a ihracat yaptık,örneğin.
- Sadece Türkiye’deki firmaların tedarikçisi olmak değil, bizim temel stratejimiz Avrupa’daki büyük üreticilerin önemli bir tedarikçisi olmak.
- Daha inovatif, yenilikçi olmak!
- Daha çok teknik eleman ağırlıklı, innovasyona ve ürün geliştirmeye yönelik bir kadrolaşmamız var.
- Teşvikleri kullanıp kadromuzun teknik bilgisini artırmaya çalışıyoruz. Daha innovatif,daha yenilikçi olmak istiyoruz.
- Ciddi sayıda AR-GEprojemiz var üzerinde çalıştığımız, bir kısmını ana sanayi ile ortak çalışıyoruz; bizim için herhalde birinci öncelikli stratejik hedef bu…
Güç ve yetki verilse, beyaz eşya ana sanayiide yan sanayi lehine ne yapardınız?
Yan sanayi için;
- Teknoloji ve Eğitim verirdim.
- Yan sanayilerindeki kadroların teknolojik manada eğitiliyor olmasını öncelikli hedef olarak koyardım.
- Yan sanayileri sadece eğitmek ve desteklemek için bazı programlar yapmak isterim. Mümkün olduğunca AR-GE yapmaya teşvik etmeye çalışırdım.
- Herşeyden önce bilgi birikimini arttırmak, yeteneklerini geliştirmek için uğraşırdım.
- Ürün geliştirme konusunda desteklerdim. Vizyon ve sektör trendleri açısından da destek verirdim.
- Uzun dönemli kontratlar yapardım.
- Uzun dönemli kontratlar yapar, önlerini görmelerini sağlardım. Yatırım yapmalarını şart koşardım.
- Ben onlarla dürüst bir şekilde masaya oturup fiyat belirlerken onların uzun vadeli ayakta durmalarını sağlayacak bir fiyat verir, hangi kalitedemalaihtiyaç duyduğumu dürüst bir şekilde onlarla paylaşırdım.Onlara uzun vadeli çalışma taahhüt ederdim ki, yan sanayi de buna göre yatırımlar yapabilsin…
- Düzgün bir kar marjı ile çalışmalarına izin verirdim. Rekabeti bu kadar boğucu hale getirmemek bence yapılabilecek en iyi şey. Uzun vadeli birlikte yürüyebileceğim tedarikçilerimi seçip onlarla son derece şeffaf, ileriye yönelik, uzun vadeli anlaşmalar yaparak onların da belirli bir kar marjını yakalayabilecekleri fiyat seviyesini belirlerdim.
Melih Yurdagül’ün ardından, bu çıktıların Elmas Modeline yerleştirilmesi ile elde edilen verilere ilişkin URAK Genel Koordinatörü Melih Bulu söz aldı. Tabloya ilişkin üyeler görüş ve önerilerini sundular ve ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Bu kapsamda işçilik, hammadde, teşvikler, girdi maliyetlerine enerji bölümünün eklenmesi gibi konularda eleştiri ve yapıcı öneriler sunuldu. Ayrıca girdi koşullarına “know-how, know-why, finansmana erişim” konularını da eklemeliyiz görüşü sunuldu.
Bu tabloya ek olarak, bazı konu başlıkları da öne sürüldü.
- Ülkemizde yerli alımı artırmalıyız.
- Sektörümüzü alt sektörler yaratarak farklı kalemlerde ele almalı ve o yönde çalışmalar yapmalıyız.
- Tedarikçilerimiz kendi konularında ihtisaslaşmalılar.
- Sektörümüzün farkındalığını yaratmalıyız.
- Sorunlarımızı ve çözümlerini devlet nezdinde dile getirmeliyiz.
- Yurtdışına açılırken birleşmelerle BEYSAD bayrağı altında daha güçlü açılımlar yapabiliriz.
- “Bürokrasi”nin güçlüğünü bir şekilde dile getirmeliyiz.
- Bilgi tabanlı ekonomi yaratıyor olmalıyız.
- Ana sanayi yardımcı sanayiyi desteklemeli, şu an ne kadar desteklediği gözden geçirilmeli…
Bu değerli görüşlerin paylaşımının ardından toplantı yapılan kokteyl ile son buldu.