Bantboru Ar-Ge Merkezi Yöneticisi Orhan Tosun ile söyleşi
Nisan 2015

Değerli BEYSAD Okurları;

Bir üyemizin daha Ar-Ge Merkezi açmış olduğu haberini sizlerle gururla paylaşıyor olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Katma değeri yüksek ürünler ile ihracatımızı artırabilmenin öneminin neredeyse hergün altının çizildiği ülkemizde, bu çaba ile uğraşan ekiplerden çoğunun sektörümüzden çıkması hepimizin arzusu, gururu, mutluluğu… Siz değerli okurlarımız içerisinden bu iş çok da kolay değil, ne aşamalar, nasıl zorluklar var dediğiniz noktalarda, bu işi yapmış bir tecrübeli kişinin ağzından dinlemenin önemi ile, bu sayımızda Bantboru firması Ar-Ge Merkezi Yöneticisi Sayın Orhan Tosun ile sizleri biraraya getirmek istedik. Kendilerine yeni oluşumlarının hayırlı olmasını diliyor, bizlere ayırdıkları değerli zamanları için teşekkür ediyoruz.

Sizi tanıyabilir miyiz?
İsmim Orhan Tosun. İTÜ Elektronik mühendisliği mezunuyum, yüksek lisansımı Amerika’da Endüstri Mühendisliği’nde tamamladım. 1978 yılında Syracuse Üniversitesi’nde (USA) master tezi olarak hazırladığım “Mikroprosesör Kontrollu Torna Tezgahı” başlıklı proje, düşük maliyetli kontrol bilgisayarı uygulamalarının öncü çalışmalarındandı. Takip eden yıllarda tekstil, metal işleme, deri, plastik, otomotiv endüstrileri için mekatronik sistemler geliştirdim. 2007 yılından beri Bantboru’da çalışıyorum. 2015 yılı itibariyle Bant Boru A.Ş. nin Ar-Ge Merkezi Yöneticiliği görevindeyim.

Bant Boru firmasına ve yaptığı çalışmalara ilişkin bilgi verir misiniz?
Türkiye’de 1972 yılında kurulan ve 8 yıllık bir Ar-Ge çalışması sonucu faaliyetlerine başlayan Bantboru, dünya’da çift katlı bakır kaynaklı hidrolik boru ile kondenser üretiminde kullanılan tek katlı boru üretimi yapan 4 firmadan biridir. Dünya otomotiv devlerinin kullandığı fren borularının üretiminin yanı sıra Türkiye’de otomotiv sanayisi için hidrolik fren borusu üretimi yapan tek firmadır. Ayrıca, Bantboru 2007 yılında yaptığı yatırımla beyaz eşya sanayiine de kondenser borusu ve otomotiv sanayine yakıt borusu üretmektedir.

Türkiye’de Ford Otosan ve Oyak Renault’un yanı sıra yurt dışında Mercedes-Benz, BMW, Land Rover markalarının önemli tedarikçisi durumundadır. Bunun dışında Renault’un Fransa, Rusya ve Fas’taki fabrikalarına da ürün tedarik etmektedir.

Bant Boru ile yollarınız ne zaman kesişti?
2007 Yılında “Lazer Işınlarıyla Boru Üzerindeki Kaplamanın Sıyrılması” projesi ile başlayan birliktelik, önce Ar-Ge Bölümünün kurulması, takip eden yıllarda da “Ar-Ge Merkezi’ne çevrilmesi ile devam etmekte.

Bant Boru firması organizasyon yapısı hakkında bilgi verir misiniz?
1972 yılında kurulan Bantboru, kaplama operasyonları için 1992’de Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde İleri Elektrokimya A.Ş.’yi kurmuştur. 2005 yılında Bantboru ve İleri Elektrokimya firmaları Harman Grup ailesine katılmıştır. Ayrıca 2013 yılında Bantboru Almanya’daki müşterileri “just in time” beslemek için Saarbrücken’de Bantboru GMBH’ı kurmuştur. Bantboru, bugün Harman Grup çatısı altında hem otomotiv hem de beyaz eşya sektöründe global bir oyuncu olarak yerini daha da güçlendirmeyi hedeflemektedir. Genç ve dinamik organizasyon yapımız ile şimdiye kadar aldığımız patent ve faydalı modellere yenilerini ekleyerek faaliyet gösterdiğimiz otomotiv ve beyaz eşya sektöründe farklı çözümler sunarak yolumuza devam etmek amacındayız.

Hangi sektörlere hizmet veriyorsunuz?
Bantboru 1976 yılından beri beyaz eşya sektörüne; 1982 yılından beri de otomotiv sektörüne hizmet vermektedir. Kurulduğu yıldan beri çift katlı bakır kaynaklı hidrolik boru üretimi ile bu sektörlerde faaliyet gösteren Bantboru 2009 yılından itibaren de tek katlı boru üretimi ile ürün ağını genişletmiş, bu ürünü beyaz eşya sanayiinde kondenser borusu olarak, otomotivde ise yakıt borusu olarak piyasaya sürmüştür.

İhracat oranlarınızdan ve en çok hangi ülkeye ihracat yaptığınızdan söz eder misiniz?
Bantboru, cirosunun %40’ını ihracattan elde ediyor. İhracat yapılan ülkeler arasında Almanya, Fransa, Rusya, İtalya, İngiltere, İspanya ve Polonya bulunuyor. İhracat oranlarına bakacak olursak ilk sırada %47 ile Almanya, ikinci sırada ise %17 ile Fransa bulunuyor.

Sizi rakiplerinizden ayıran özellikleriniz nelerdir?
Öncelikle müşterilerimizin bizi tercih etmesinin nedeni ürün kalitemiz ve fiyat seviyemiz. Müşterilerimizin özel isteklerine cevap verebiliyoruz. Aynı zamanda müşteri taleplerinde ve ürünle ilgili istenen değişikliklerde iç dinamiklerimiz sayesinde çok hızlı bir şekilde aksiyon alabiliyoruz. Üretimde kullandığımız makinelerin çoğunu kendi makine atölyemizde üretebiliyoruz. Bu sebeple, adetlerde yaşanan hızlı artışlarda müşteri talebini kısa süre içinde karşılayabiliyoruz. Bunun yanında müşterilerimiz herhangi bir ihtiyaçları için firmamızı aradıklarında ilgili kişiye hemen ulaşabiliyorlar.

Yeni Ar-Ge Merkezinizin hayırlı olmasını diliyorum. Neden Ar-Ge Merkezi kurmaya ihtiyaç duydunuz? Bu yolculuk nasıl başladı?
Öncelikle iyi dilekleriniz için teşekkür ederiz. Bu, bizim için de büyük bir heyecan oldu. Aslında Ar-Ge bizim için her zaman işimizin bir parçasıydı. Fakat resmi olarak ilk Ar-Ge bölümümüzü 2008 yılında 6 kişi ile kurduk. Ar-Ge çalışmalarımıza başladığımızda TÜBİTAK ve TTGV üzerinden bir takım destekler alarak yola çıktık. Şu anda 32 kişilik fakat kısa sürede çalışan sayısını arttırmayı hedeflediğimiz bir Ar-Ge ekibimiz var. Ürün gamımızı geliştiren çalışmalar olduğu gibi, kalitede sürekliliği sağlayan ve otomasyona yönelik projelerimiz de devam etmektedir. Bunun dışında müşterilerin talepleri doğrultusunda özel üretim ürünler üzerinde çalışıyoruz. Ayrıca fren borusu ile ilgili ürün geliştirme çalışmalarımız da var. Fren hortumu ve borusunun birleşik üretimi konusuna yoğunlaştık.

Ar-Ge Merkezi kurma girişimimizin temel nedenleri şunlardır:

·         Yedi seneyi aşkın bir süredir Ar-Ge faaliyetleri yürüten Ar-Ge Bölümümüzün, üretime yönelik güncel sorunlarla da iligilenmek zorunda kalması nedeni ile asli faaliyetlerine yeterli zaman ayıramaması

·         Ar-Ge Merkezi olabilme koşullarından olan “ayrı bir lokasyonda yapılanma” sonucunda, güncel sorunlardan izole olmuş bir çalışma ortamı oluşması

·         Ar-Ge faaliyetleri için daha fazla çalışan gerekliliği

·         Bu girişim sonucunda Ar-Ge Merkezi olunduğunda Ar-Ge faaliyetleri için yapılan harcamaların bir kısmının devlet tarafından karşılanması

Bu süreçte karşılaşmış olduğunuz sorunlar nelerdir?
“Ar-Ge Merkezi Olma Ön Koşulları” nın eksiksiz olarak yerine getirilmesi ve “Başvuru Dosyası”nın hazırlanması sürecinde, bu çalışmalar için görevlendirilecek ekibin daha önce Ar-Ge çalışmalarında bulunmuş kişilerden oluşması yararlı olacaktır. Geçmişte yapılmış, devam eden ve yapılacak projelerin belli bir disiplin içerisinde gelişiyor olması, bu amaçla da “MS. Project” gibi Proje Planlama Yazılımları’nın kullanılıyor olması, karşılaşılması muhtemel sorunları ortadan kaldıracaktır.

Elde etmeyi planladığınız faydalardan bahsedebilirseniz seviniriz; diğer üyelerimizi de heveslendirmek isteriz. Beklentileriniz nelerdir?

·         Sadece pojelere odaklanmış çalışma guruplarının daha verimli olacağını düşünüyoruz.

·         Asli görevlerinin sadece araştırma ve geliştirme olan ekiplerin “İnovasyon odaklı”,  Proje Planları ile disipline olmuş çalışmalarıyla, mevcut patentlerimize ilave olarak daha çok Patent alabilmeyi umuyoruz.

·         Devletin verdiği teşvik ve yardımlarla da, Ar-Ge merkezinin harcamalarında Merkez’in iç dinamizminin gereği olan kararları daha kısa sürede alabileceğine inanıyoruz.

·         Ar-Ge Merkezi olmayı, firmanın tanıtımına katkısı olacağına inandığımız daha etkileyici bir unsur olarak görüyoruz.

Bu birimde kaç kişi çalışıyor?
Ar-Ge bölümünde toplam 32 kişi çalışıyor. Bu ekibin %90’ı deneyimli mühendislerden oluşuyor.

BEYSAD’a ilişkin görüşleriniz, BEYSAD’dan beklentileriniz nelerdir? Sizler için neler yapabiliriz?
BEYSAD üye ilişkilerinde, haberleşmede ve yaptığı ülke içi/dışı iş seyahatlerinde çok faydalı işler yapıyor. Yönetimdeki heyecan ve özellikle son yıllarda oluşturduğu Genç Beysadlılar grubu ile duayen üyelerin tecrübelerini yeni nesillere aktarması gelecek için tüm sektöre heyecan veriyor.

Üye Girişi