Arçelik Satınalma Direktörü Polat Şen ile Söyleşi
Ekim 2011

Değerli BEYSAD Okurları;

Bu sayımızın değerli ana sanayi konuğu genç, dinamik ve Türk yan sanayiine son derece güvenen, desteğini her zaman BEYSAD’da hissetmekte olduğumuz Arçelik Satınalma Direktörü Sayın Polat Şen… Gerek röportajımızı yaparken, gerekse Strateji Belgesi çalışmalarımız kapsamında, iş yoğunluğuna rağmen zamanlarını bizlerle paylaştıkları için ve yapıcı, geliştirici açıklamaları için kendilerine büyük teşekkür borçluyuz. Sizleri sohbetimizle başbaşa bırakıyoruz…

Yönetim şemasında nerede duruyorsunuz, bilgi verir misiniz?

Arçelik A.Ş. Genel Müdürü'ne direkt raporlayan, Satınalma ve Tedarik Zinciri Genel Müdür Yardımcılığı'na bağlı Satınalma Direktörlüğü pozisyonundan sorumluyum. 

Beyaz eşya sektörünün Türkiye’de geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu gelişmede Arçelik nerede duruyor?

Türk Beyaz Eşya Sanayiisizin de bildiğiniz gibi, şu anda Avrupa'nın en büyük beyaz eşya sanayilerinden biri haline gelmiş bulunuyor. Yıllarca bizim önümüzde giden Almanya, İtalya gibi ülkeler ile ciddi anlamda rekabet eder durumdayız. Bu, 10 yıl önce telaffuz edildiğinde sektördeki birçok insanın öngörmediği bir durumdu. Biz, aslında gelinmiş olan bu aşamayı, çok önceden öngörmüş ve Türkiye'nin olası potansiyelini birçok yerde gündeme getirmiştik. Bugün bunun gerçekleşmesinden büyük mutluluk duyuyoruz. Ülke olarak ulaştığımız bu konumu nasıl koruyacağımızı ve hatta daha ileriye nasıl götürebileceğimizi planlamamız çok önemlidir. Bunu hiç aklımızdan çıkarmadan daha da çok çalışmalıyız. Çünkü sektörde rekabet oldukça yoğun. Pazar hep daha iyi, daha yenilikçi ürünleri, daha uygun fiyata ve daha hızlı bir şekilde talep ediyor. Tüm üreticiler de devamlı bu konuda çalışmalar yapıyorlar. 

Arçelik, bugün sektöründe Avrupa'nın üçüncü büyük şirketidir. Sizin de bildiğiniz gibi, Türkiye'de uzun yıllardır pazar lideridir. Avrupa pazarında ise; Romanya'da pazar lideri; İngiltere'de bazı ürünlerde lider konumdadır. Almanya, Fransa vb. ülkelerde pazar payını devamlı arttıran bir çizgide yol almaktadır. Bulunduğu pazarlara, yüksek kaliteye ve teknolojiye sahip, inovatif ürünleri sunmaya devam etmektedir. Bulunduğumuz noktayı yeterli görmeyen, daha iyiye ulaşma konusunda her türlü stratejiyi geliştirip, uygulayan ve bunun sürekliliğini sağlamaya çalışan bir anlayışa sahibiz.      

Arçelik’in Türkiye ve dünyadaki tesisleri nerelerde ve oralarda neler üretiliyor?

Sizlerin de bildiğiniz gibi, Arçelik artık bir dünya şirketi konumuna gelmiş bulunmaktadır. Türkiye'nin yanısıra, Avrupa, Rusya, Çin, Güney Afrika gibi ülke ve bölgelerde üretim tesisleri bulunmaktadır. Üretim yapılan ülke, şehir ve ürün bilgilerini şu şekilde özetlemek mümkündür:  

                        Türkiye                İstanbul           Çamaşır Makinası ve Televizyon

                                                     Eskişehir          Buzdolabı ve Kompresör

                                                     Ankara             Bulaşık Makinası

                                                      Bolu                 Fırın ve Pişici Cihazlar

                                                      Çerkezköy        Kurutucu Makinası, Elektrik Motorları ve Telve

           Romanya          Gaesti              Buzdolabı ve Sandık Tipi Buzdolabı

            Rusya              Kirzach             Buzdolabı ve Çamaşır Makinası

                            Çin                   Changzhou      Çamaşır Makinası

                       

Global pazarlardaki büyüme hedeflerimize paralel olarak Afrika kıtasında alınan yatırım kararı doğrultusunda, 20 Temmuz 2011 tarihinde Güney Afrika merkezli Defy Appliances (Pty) Limited şirketini Franke Holding AG’den satın almak üzere anlaşma imzalanmıştır. Sürecin ilgili izinler alındıktan sonra tamamlanması halinde, aşağıdaki lokasyonlarda da üretimlerimiz olacaktır. 

                        Güney Afrika    Durban                     Fırın

                                                   East London           Buzdolabı

                                                   Esakeni                    Buzdolabı ve Sandık Tipi Buzdolabı 

Türkiye üretiminizin ne kadarını ihraç ediyorsunuz, hangi ülkelere? Rekabet şartlarına ilişkin görüşlerinizi alabilir miyim? Türkiye pazarında ya da yurtdışında rakip gördüğünüz ülke ya da markalara ilişkin…

Türkiye'de ürettiğimiz ürünlerin yaklaşık %70'ini tüm Avrupa ülkeleri başta olmak üzere yurtdışına ihraç ediyoruz. İngiltere, Almanya, Fransa gibi öncü Avrupa ülkelerinin yanında Amerika'ya, Afrika kıtasındaki birçok ülkeye, Türki Cumhuriyetlere, Çin'e kadar geniş bir yelpazede ürün satıyoruz. Bugün dünyanın dört bir yanında, 115 ülkede ürünlerimizi ve hizmetlerimizi tüketicilerimizle buluşturuyoruz. 

Türkiye'de yüksek olan pazar payımızı korurken, yurtdışında da pazar payımızı arttırmak için çalışmalarımıza devam ediyoruz. 

Arçelik’in uzun vadeli hedeflerinden söz eder misiniz? Yan sanayinizin de yeni gelişmelere açık olabilmeleri için yeni ürün gamı projelerinizden de bahseder misiniz?

Global pazarlardaki büyümemizi ve karlılığımızı arttırmanın yanında, teknolojide liderlik yapabilecek, yenilikçi ve bunların yanında az enerji tüketen, çevreye ve doğaya saygılı ürünler üretmeyi hedeflemekteyiz.  

Arçelik’in sürdürülebilir gelişim, inovasyon ve enerji verimliliğini çok önemsediğini biliyorum. Bu konudaki yeni gelişmeler hakkında bilgi verir misiniz?

Dünyaya Saygılı, Dünyada Saygın"  vizyonuna paralel olarak “Sürdürülebilir Gelişim” yaklaşımı ile hareket eden Arçelik A.Ş., çevreyi ve doğal kaynakları korumayı, sürdürülebilir kılmayı tüm faaliyetlerinde benimsemiştir.           

Arçelik A.Ş., yüksek verime sahip,daha az enerji ve kaynak harcayan, teknoloji ve tasarımda yenilikçi, kullanımı kolay ürünler geliştirmeyi ve tüketicilere sunmayı hedeflemektedir. Temiz ve sağlıklı bir çevrenin gelecek nesillere aktarılması, enerji ve doğal kaynakların verimli kullanılması, tasarımdan ömür çevrimi sonuna kadar tüm süreçlerde olumsuz çevresel etkilerin azaltılması, kirliliğin kaynağında önlenmesi ve hem kendi       çalışanlarının hem de toplumun çevre bilincinin artırılması yönünde faaliyetlerini sürdürmektedir. 

Ar-Ge faaliyetlerinizden söz eder misiniz?

Arçelik A.Ş. olarak kendi özgün teknolojimizle geliştirdiğimiz ürünleri dünyaya kendi markalarımızla satan bir Ar-Ge alt yapısıyla çalışıyoruz. Yaklaşık 900 kişilik uzman kadromuzla tüm AR-Ge faaliyetlerimizi yönetiyoruz. 2010 yılında, uluslararası patent başvurusuna sahip ilk 100 arasındaki tek Türk şirketi olarak 95. sırada yer almaktayız.           

Arçelik’in tüm tesisleri için satınalma işlemlerinin tamamı Türkiye’den mi yürütülüyor? İşleyiş nasıl?

Arçelik A.Ş., global bir şirket olmanın gereği olarak, satınalma süreçlerini merkezi olarak Türkiye'den yönetmektedir. Bunun yanında yurtdışı işletmelerimize daha hızlı hizmet verebilmek için ilgili yerlerde lokal satınalma fonksiyonlarımız bulunmaktadır. Bu fonksiyonlar merkezi satınalma ile birlikte, süreci gayet uyumlu bir şekilde yönetmektedirler. 

Ayrıca yeni firma, malzeme ve ürün araştırma faaliyetleri için, Çin ve Tayvan'da ofislerimiz bulunmaktadır. Bu kapsamda, Uzakdoğu organizasyonumuzda 60'ı lokal olmak üzere yaklaşık 70 uzman personel görev yapmaktadır. Bu sayede, mevcut ve yeni tedarikçilerimizle, entegre, işbirlikçi, daha yakın ve güçlü iletişim olanakları sağlanmaktadır. 

2010 yılında Türkiye dahil global toplam alım miktarınız ne kadar oldu?

2010 yılı toplam global satınalma maliyetimiz yaklaşık olarak 2.5 milyar USD civarında gerçekleşmiştir. 

2011 yılında bir artış bekleniyor mu?

2011 yılı toplam satınalma maliyetimizin, artan hacim ve emtia fiyatlarına paralel olarak bir miktar daha artmasını beklemekteyiz.  

Arçelik’in satınalma süreçlerinde yan sanayilerinden en büyük beklentisi / kriterleri nelerdir? Satınalma süreçleri nasıl yürütülüyor?

Tedarikçilerimizden uzun vadeli, güvene dayalı, şeffaf ve  karşılıklı değer yaratarak, sürdürülebilir büyümeyi mümkün kılan işbirlikleri geliştirme beklentimiz bulunmaktadır. 

Tedarikçilerimizin, kayıpları ve sarfları azaltan, operasyonel verimliliği arttıran, alternatif malzeme ve prosesleri araştıran ve bunları sürekli iyileştiren, stok yönetimini bilen, ölçek ekonomisine hakim ve dolayısıyla maliyet liderliği yapan bir konumda olmalarını beklemekteyiz.   

Bizim için çok önemli ve pazardaki konumumuzu daha da ileriye götürecek olan yaratıcı/yenilikçi ürün projelerine katılım konusunda istekli, co-design yapabilecek ve beraberce katma değerli ürün yaratabileceğimiz tedarikçilerle çalışmak istemekteyiz. 

Entegre sistemleri uygulayabilen, karşılıklı bilgi transferini kolayca yapabileceğimiz, işlerini istatistiksel bilgiyi kullanarak yönetebilen ve hızlı problem çözme yeteneğine sahip, kurumsal ya da bu yolda ilerleyen tedarikçilerimizin sayısının artmasını beklemekteyiz. 

Uluslararası ve Arçelik spesifikasyonlarına uyan, sıfır hata bilinciyle çalışan, açılan düzeltici faaliyetlere ve kalite problemlerine hızlı reaksiyon veren, kalite bilinci yüksek tedarikçi alt yapısı ile daha güçlü olacağımızı düşünüyoruz.  Bir şirketin en önemli kaynaklarından olan, insan kaynağına yatırım yapan ve bunu sürdürülebilir bir şekilde planlayan tedarikçilerimizle beraberce büyüyebileceğimizi öngörüyoruz. 

Bütün bunlara ilaveten; gelecek kuşaklar ve daha yaşanabilir bir dünya için, atıklarını iyi yöneten, doğal kaynakları ve enerjiyi bilinçli kullanan, insan sağlığına ve çevreye zararlı olan yasaklı ve kısıtlama getirilen maddeleri içermeyen malzemeleri üreten, çevreye yönelik ulusal ve uluslararası yasa, yönetmelik ve mevzuatlara uyan, çevre bilinci yüksek tedarikçilerle çalışmamız gerektiğini biliyoruz. 

Tedarikçilerinizle yaşadığınız en büyük sıkıntı hangi noktada yaşanıyor? Kalite, lojistik, fiyat unsurları açısından değerlendirir misiniz?

Tedarikçilerimizle zaman zaman yaşadığımız, iyileştirmeye açık alanlarımız oluyor. Bunlar;

  • Beraber yenilikçi tasarımlar yapabildiğimiz tedarikçi sayısının azlığı,
  • Teknolojik liderlik yapabilecek tedarikçilerin sayısının arttırılması,
  • Toplam maliyet bilincine sahip yardımcı sanayi sayısının arttırılması,
  • Her anlamda sürekli iyileştirme çalışmalarında liderlik eksikliği,
  • Nitelikli personel alanındaki iyileştirmeye açık alanlar,
  • Çevre bilinci konusunda iyileştirmeye açık konular, 

şeklinde belirtilebilir. 

Yerli ve yabancı tedarikçilerinizi olumlu ve olumsuz taraflarıyla karşılaştırmanızı rica edebilir miyiz? Ülke bazında bir “üstün”lük var ise eğer, hangi noktada bu değerlendirmeyi yapıyorsunuz, üstün olanın üstün noktaları nelerdir?

Yerli tedarikçilerimizin geldiği nokta bundan önceki dönemlerle kıyaslandığında oldukça iyi bir noktadır. Bunun yanında daha çok proses edilmiş malzemeler konusunda yoğunlaşan yerli yardımcı sanayilerimizin, katma değeri daha yüksek olan komponentlerin üretimine ağırlık vermesi ve bunlara ilişkin teknoloji, ekipman ve insan kaynağı, çevre vb. değerlere yönelmesi doğru olacaktır.           

Tedarikçilerinizle ortak çalışmalar yapıyor musunuz, hangi aşamalarda?

Tedarikçilerimizle verimlilik, tasarıma katılım, lojistik vb konularda ortak bazı çalışmalar yapmakla birlikte; beraber iyi bir iletişim ile çok daha fazla ortak proje yapabileceğimizi düşünüyoruz.  

Beklentilerinizi sanayicilerinize nasıl duyuruyorsunuz, yatırım yapmalarına güvence veriyor musunuz? Yan sanayinizi, özellikle Türk yan sanayisini nasıl destekliyorsunuz?

Beklentilerimizi, tedarikçilerimizle yaptığımız bölgesel toplantılarla ve bireysel ziyaretlerdeki görüşmelerimizle kendilerine duyuruyor ve yatırım yapma konusunda teşvik ediyoruz. Yerli yardımcı sanayilerimizin, herhangi bir komponent ya da malzemeyi üretmek üzerine yapacakları yatırımları, karşılıklı görüşerek, destek veriyoruz.  

Arçelik ricası ile, Arçelik için, yurtdışından üretim yapmak üzere gelen yabancı tedarikçileriniz var mı?

Özellikle mekanik ve elektronik komponent üretmek üzere bizim de desteğimizle Türkiye'de yatırım yapan bazı tedarikçilerimiz bulunmaktadır.  

Arçelik fabrikalarının yerli ve yabancı yan sanayi kullanım oranları nelerdir? (Eğer Türk tedarikçilerinin ürünlerinin kullanım oranları az iseartırılması için neler yapılabilir?

Her fabrika ve üründe değişmekle birlikte, yerli ve yabancı tedarikçi malzeme kullanım oranı yaklaşık olarak eşit, yani yarı yarıya seviyesindedir. Yerli tedarikçilerimizin kullanım oranlarının arttırılabilmesi için daha önce değindiğimiz gibi daha katma değerli komponent üretimlerine yönelinmesi doğru olacaktır. Bunun yanında tabii ki yerli tedarikçilerimizin, maliyet, teknoloji, yenilikçilik alanında yapacakları bir takım iyileştirmeler de bulunmaktadır.   

Hazırlamakta olduğumuz Beyaz Eşya Yan Sanayii Strateji Belgesi çalışmalarında görüşlerinize başvurularımız sürüyor ancak bir kez de okurlarımızla paylaşmanızı rica edeceğim. Bu Strateji belgesinden beklentileriniz nelerdir? Hangi noktalara muhakkak değinilmesini arzu ederdiniz?

Hazırlanmakta olan strateji belgesini çok önemli bulduğumu bir kere daha belirtmek istiyorum. Bu belgeyi, bugün geldiğimiz noktanın daha da ilerisine nasıl gidebileceğimizi tanımlamanın ve mevcut konumumuzu sürdürülebilir kılmanın bir anayasası olarak görüyorum. Strateji belgesinin; hazırlanıp rafa kaldırılacak bir belge olmadığını, belirlenen hedeflere ulaşmak için sürekli revize edilen dinamik bir yol haritası olması gerektiğini düşünüyorum. Bunun gerçekleştirilebilmesi için Arçelik olarak bu sürece katkı sağlama konusunda tüm desteği vereceğimizi vurgulamak istiyorum.

''Beyaz Eşya Yan Sanayi Strateji Belgesi''nden beklentilerimizi şu şekilde özetleyebiliriz;

  • Yardımcı Sanayilerin, Ar-Ge alt yapısını güçlendirmek için gereksinimlerin neler olduğu, bunların ilgili yerlerle ilişkilendirilmesi ve planlanması,
  • Beyaz eşya yardımcı sanayi pazarının geliştirilmesi için yapılacakların planlanması,
  • Hukuki ve idari düzenlemelerin sektörün geliştirilmesine yönelik olacak şekilde planlanması,
  • Yardımcı sanayi sektörünün gelişmesine yönelik alt yapı ve yatırımların ve bunlara ilişkin düzenleme ihtiyaçlarının planlanması,
  • Yardımcı sanayi sektörünün çok detaylı bir SWOT analizinin yapılarak, güçlü ve zayıf yönlerinin tespit edilmesi ve iyileştirme alanlarının belirlenmesi,
  • Yeni yatırımlar için çekici politika ve stratejilerin oluşturulması,
  • Yardımcı sanayi ihracatının arttırılması için yapılacakların planlanması,
  • Yardımcı sanayiler ile üniversite işbirliği bağlamında yenilikçi ve yüksek üretim teknolojisi için yapılabileceklerin planlanması,
  • Yardımcı sanayilere verilebilecek ilave desteklerin neler olduğunun çalışılması. 

BEYSAD’la ilgili görüşleriniz ve BEYSAD’dan beklentileriniz nelerdir? Türk yan sanayii olarak strateji belgesi çalışması yanında, bizler sizler için farklı neler yapabiliriz?

BEYSAD'ın yardımcı sanayilerimizin bugünlere gelmesinde önemli katkıları olduğunu biliyorum. Önceleri sadece yurtiçinde malzeme satan, lokal tedarikçilerimizin, dünyaya         açılmalarında, ihracatlarını arttırmalarında, sektörün ve yardımcı sanayilerin gelişmesinde yoğun çalışmaları olduğunu gözlüyorum. Bugüne kadar yapılan faaliyetlerin bir miktar daha proje bazlı çalışmalarla desteklenerek, etkinliğinin arttırılabileceğini düşünüyorum.

Üye Girişi